• If this is your first visit, be sure to check out the FAQ by clicking the link above. You may have to register before you can post: click the register link above to proceed. To start viewing messages, select the forum that you want to visit from the selection below.

Duyuru

Gizle
No announcement yet.

ADSL Nedir ? ADSL Nasıl Çalışır ?

Gizle
X
 
  • Filtrele
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Sil
new posts

  • ADSL Nedir ? ADSL Nasıl Çalışır ?

    ADSL Nedir ?
    Asymmetric Digital Subscriber Line ya da kısaca ADSL (Asimetrik Sayısal Abone Hattı) sıradan telefon hatları üzerinden genişband erişimi sağlayan bir bakır devre transmisyon teknolojisi olarak Internet kullanıcıları tarafından tüm dünyada yaygın olarak kullanılmaktadır. ADSL tümüyle bir Internet teknolojisi olarak geliştirildiğinden hem ev kullanıcılarına hem de işletmelere çok çeşitli avantajlar sağlamaktadır. Yüksek Hız Sabit Ücret Sürekli Bağlantı Aynı Telefon Hattı Üzerinden Konuşma Paylaşılmayan Özel Hat Sayısal Teknoloji Güvenli Internet Erişimi Mevcut telefonlar için kullanılan bakır teller üzerinden yüksek hızlı veri, ses ve görüntü iletişimini aynı anda sağlayabilen bir modem teknolojisidir. ADSL, mevcut telefon hattını daha etkili kullanmak amacıyla sayısal verileme tekniği ile aktarılabilecek veri yeterliliğinin arttırılması yoluyla kullanıcıya geniş veri aktarım olanağı sağlamaktadır. Dolayısıyla bu teknoloji sayısal veri ve ses bilgilerini aynı anda kullanmamıza olanak sağlar. Ses ve veri bilgilerinin birbirlerini etkilememeleri için splitter/ayırıcı kullanılması gereklidir.

    ADSL Nasıl Çalışır ?
    Telefon abonesinin kullanmakta olduğu telefon hattının bir ucu telefon hizmetinin verilmekte olduğu Telekom santrallerinde bağlı bulunmaktadır. Bir abonenin ADSL hizmeti alabilmesi için, öncelikle hattının bağlı bulunduğu Telekom santralinde uygun cihazların kurulu bulunması gerekmektedir. Uygun cihazlar kurulu ise, telefon hattının telekom satralindeki ucu bu cihazlara bağlanır. Bu cihazlar, hem hızlı veri iletişimi sağlarken, aynı zamanda bir filtre görevi görerek ses ile veriyi birbirinden ayırır. Telefon aramalarında santral üzerinden standart telefon hatlarına ulaşırken, veri de İnternet Servis Sağlayıcıların internet bulutlarına taşınır. Abonenin de telefonuyla aynı anda hızlı internet kullanabilmek için evinde veya işyerindeki telefon hattını, splitter denilen filtreleme aparatı ve ADSL Modem / Router'a bağlaması gerekmektedir.
    ADSL
    Kullanıcıya bağlantı telefon hatları üzerinden modem ile dial-up bağlantı şeklindedir.ADSL hayatımıza çok geç girmesi daha önce interneti verimli kullanmamızı etkiledi,DÜşük hızlarda çok para ödeyerek interneti kullanmak zorunda kaldık.Bugün itibariyle gerek Türk Telekom gerekse özel sektör ADSL hizmeti vermeye başladı, önümüzdeki dönemde hem hizmet kalitesi, hem de fiyatlar açısından daha güzel gelişmeler bekleyebiliriz.
    Ülkemizde internet 1996-1997 yıllarında kullanıcıya ulaşmaya başladı.Bu kadar geç gelmesinin nedeni sermaye yetersizliği , alt yapı eksikliği, ve bürokrasiden kaynaklıdır.Geç ulaşmasına rağmen internet hayatımıza çok güzel bir renk kattı, hayatla olan paylaşımlarımızı arttırdı.
    ADSL binlerce kişinin tercih ettiği bağlantı türü olunca, bu teknoloji hakkında kapsamlı bir yazı hazırlamak gereği ortaya çıktı. Karşınızda oldukça kapsamlı bir ADSL yazısı var, ister ADSL almayı düşünüyor olun, ister halihazırda kullanıyor olun bu yazıda faydalı bir şeyler bulacağınıza inanıyorum.
    İsterseniz, ADSL’i anlatmaya başlamadan önce İnternet’e bağlanabilmek için elimizde olan diğer seçenekleri kısaca inceleyelim:
    Kiralık hat
    Bu seçenek sadece kurumsal kullanıcılar için geçerli. İş yerinizle servis sağlayıcı arasında Telekom’un data hatları üzerinden sabit bir bağlantı sağlanıyor.
    Servis sağlayıcıya İnternet bağlantısı için bir ücret öderken, Telekom’a da data hattı için ayrı bir ücret ödeniyor. Maliyetleri topladığınızda en düşük hızdaki bağlantılar için dahi aylık yüzlerce dolar para ödenmesi gerekiyor, ayrıca bağlantı için alınacak özel modemler/yönlendiriciler de yine yüzlerce dolara mal oluyor. Kurumsal kullanıcılar için uzun bir süre bu tip bağlantı tek seçenek olarak görülüyordu ancak ADSL bu durumu değiştirebilir.
    Kiralık hatların ADSL’e göre avantajı senkron olması, yani 128 kbps bir hat aldığınızda bu 128 kpbs gönderim ve alım yapabileceğiniz anlamına geliyor (oysa ADSL’de indirim hızı yüksek ama gönderim hızları düşük 2048 / 512 gibi).
    Ayrıca kritik uygulamalarda kiralık hatlar daha güvenli, bir kere çalışır hale gelince, kolay kolay sorun yaşamıyorsunuz.
  • #2

    Splitter Nedir? Ne İşe Yarar?

    Splitter kelimesinin Türkçe olarak direk karşılığı “frekans ayırıcıâ€dır.Bir nevi filtre görevi görür ve ses ile veriyi birbirinden ayırır.Daha geniş tanımı ile internet bağlantısı ile telefon konuşmalarını birbirinden ayıran ve bu bağlantıların birbirinden etkilenmemesini sağlayan cihaza splitter dedir.

    Ses frekansı ile veri frekansı birbirinden her ne kadar farklı olsa da elektromanyetik dalgalar sesli görüşmelerin yada internet bağlantısının kalitesini bozabilmektedir.Sizde evinizde hem telefon hemde internet kullanıyorsanız ve resimde gördüğünüz gibi bir cihaz ile ana hattan gelen bağlantı ikiye ayrılarak biri telefona gidiyor diğeri de modeme geliyor ise kullandığınız bu ayırıcı Splitter’dır.
    Teknik Olarak Splitter

    Splitter kullanmadığınız takdirde internete girdiğiniz zaman telefon hattınız meşgul olacaktır yada telefon kullandığınız zaman internet hattını meşgul olacaktır.
    2 farklı ana gruba ayrılan Splitter, elektronik ve analog olarak gruplandırılmaktadır.Elektronik splitter içinde gelişmiş filtre sistemi olan ve frekans ayırımı tam yapan elektronik cihazdır. Analog splitter ise sadece bir filtredir ve içinde kondansatör tabir edilen küçük bir parça vardır.
    Splitter kullanılmayan sistemlerde hem telefondan aşırı bir cızırtı duyulur ve sağlıklı görüşme yapılamaz, hem de internet hattı sağlıklı olmadığı için sık sık hattan düşmeler, hızlarda sorunlar yaşanır.

    Yorum yap

    • #3

      DSL ve ADSL Arasındaki Farklar Nelerdir?

      DSL’in açılımına baktığımız vakit “Digital Subscriber Line†olduğunu görürüz. Türkçe karşılığı ise “Dijital Abone Hattı†dır.ADSL’in açılımı “asimetric digital subscriber line†dır.Türkçe karşılığı ise “Asimetrik Dijital Abone Hattı†dır.




      Asimetrik DSL yani ADSL ile birlikte veri alım ve gönderim hızlarının birbirinden farklı olmaktadır.Diğer bir değişle veri alım, veri gönderimden hızlı olmaktadır.Durumu daha iyi anlayabilmek için aşağıdaki tabloyu incelemelisiniz.


      ADSL (Asymmetric Digital Subscriber Line)
      VDSL (Very-High Bitrate Digital Subscriber Line)
      SHDSL (Symmetric Digital Subscriber Line)


      Sayısal Abone
      Hat Türü Maksimum Hız Azami
      Mesafe
      Download Upload
      ADSL
      8 Mbps
      1 Mbps
      5 km
      SHDSL
      2,3 Mbps
      2,3 Mbps
      8 km
      VDSL
      16 Mbps
      16 Mbps
      1,2 km

      ADSL’in Avantajları


      ADSL ile internete bağlandığınızda telefon hattınız meşgul olmaz ve hem telefonu hemde interneti aynı anda kullanabilirsiniz.
      ADSL ile daha hızlı internet kullanımına sahip olursunuz.Yani dial-up’a göre ADSL ile daha yüksek hızlarda veri gönderip alabilirsiniz.

      Yorum yap

      • #4

        NAT Nedir? Ne İşe Yarar?

        işte ADSL yönlendiricilerimizde gördüğümüz NAT (Network Adress Translation – Ağ Adres Çevrimi) özelliğinin ne olduğunu, nasıl çalıştığını, ne tür NAT çeşitleri olduğunu göreceğiz. Tabi NAT sadece ADSL yönlendiricilerde vardır diyemeyiz. Sırf NAT yapan cihazlar olduğu gibi büyük yönlendiriciler hatta Windows’ta kullandığımız Internet Bağlantı Paylaşımı (Internet Connection Sharing – ICS) gibi yazılımlar da NAT yapabilir. Yazıda IP adreslerinden sıklıkla bahsedeceğiz ama IP adresinin özelliklerine girmeyeceğiz. Bunu TCP/IP başlığı altında başka bir makalemizde anlatmak daha doğru olacaktır. Tabi bunu bilmemek NAT’ın ne olduğunu anlamamıza engel olmayacaktır.

        Nedir bu NAT sorusuna gelmeden önce NAT’ın nasıl çalıştığını anlamakta fayda var. Zaten ondan sonra ne olduğunu anlayacağız. İnternette TCP/IP iletişim kuralları topluluğunu kullanarak haberleşiriz. Topluluk diyorum çünkü içinde birçok iletişim kuralını barındırır (TCP, UDP, ICMP, IP vs). Bu kuralların da nereye gideceklerini bilmeleri için bir adrese ihtiyaçları olacaktır. Buna da IP adresi diyoruz. IP adresi diyince burada NAT’ı ilgilendiren bölüme geliyoruz.NAT

        İnternette kullandığımız IP adreslerini internet servis sağlayıcılar ICANN adlı firmadan satın alırlar. Tabi dünyada 6 milyara yakın insan olduğunu ve her geçen gün insanların ve internete girenlerin sayısını arttığını düşünürsek IP adresleri yetmeyecektir. 90’lı yıllarda bunu görenler zaten şuan IP sürüm 6’yı geliştirmekle uğraşıyorlar. IPv6 trilyonlara varan IP adresi kullanmamıza olanak sağlayacak. Bu biraz uzun sürecek çünkü tüm internet altyapısının değişmesi gerekecek. Biz hali hazırda IP sürüm 4 kullanıyoruz. IPv4 ile 4,294,967,296 IP adresiniz olabilir. Ama IP adreslerinin sınıflara (class) ayrılmış olması, bazı adreslerin çoklu gönderim (Multicasting) için, bazılarının da test amaçlı kullanılmasından dolayı bu sayı 3,2 milyara kadara düşmektedir. Sürüm 5 ise deneysel amaçlarla hazırlanmış fakat kullanılmamıştır. IPv4’ün sayısının muhtemel yetersizliğini engellemek içinde kurumlar, ev kullanıcıları vs için NAT, servis sağlayıcılar ve yönlendirmede kullananlar içinde CIDR gibi teknolojiler geliştirilmiştir (CIDR yönlendirmede kullanılan bir teknolojidir – Classless Inter Domain Routing – Sınıfsız Alanlararası Yönlendirme). Peki, nasıl çalışıyor ve bu NAT bize nasıl bir kolaylık getirdi?

        İnternette gideceğimiz yeri bulmak için IP adresleri kullanırız. Ama her IP adresini internet ortamında kullanamıyoruz. Bazı özel IP adresleri vardır. Bu adresler, daha doğrusu IP adres aralıkları kendi yerel ağlarımızda kullanmamız için ayrılmıştır. Bunlar Address Allocation for Private Internets (özel internetler için adres payı) diye tanımlanır, kısaca Private Adresses (özel adresler) diyoruz. İnternette kullandıklarımıza da Public (Halka Açık) Addresses diyoruz (başka deyişlerde mevcuttur. Mesela Real – Gerçek- IP, Registered-Kayıtlı – IP gibi).Özel IP adresleri:
        10.0.0.0 ile 10.255.255.255
        172.16.0.0. ile 172.31.255.255
        192.168.0.0 ile 192.168.255.255 arasındadır.Bunlar dışında da başka amaçlar için özel adresler vardır. Ama bizi ilgilendirmiyor. Hiçbir şekilde internette 10.4.34.98 veya 192.168.40.50 gibi adresler göremezsiniz. NAT bu adreslerin internete çıkmasına olanak sağlayan teknolojidir.

        Yorum yap

        • #5

          Açık alanlarda güçlü WiFi için: TP-LINK CPE520

          TP-LINK'in geliştirdiği CPE520 model dış ortam ağ çözümü, 20 km erişim gücü ile geniş açık alana sahip işletmelerde güçlü ve kesintisiz WiFi sağlıyor.









          TP-LINK, açık alan kablosuz ağ çözümlerine yeni bir ürün daha ekledi. Noktadan noktaya ya da noktadan çok noktaya kesintisiz veri transferi için kullanılan dış mekan erişim noktası (access point) olan CPE520, güçlü özelliklere sahip ve uygun maliyetli bir çözüm. Cihaz sadece daha temiz ve sinyal çakışmalarına daha dayanıklı 5GHz frekans bandında yayın yapıyor. Bu nedenle 2.4GHz destekli alıcılar için merkezi internet dağıtımı yapmak üzere alan kaplama uygulamaları yerine, uzun mesafelerde veri aktarımı sağlamak amacıyla noktadan noktaya veya noktadan çoklu noktaya bağlantı uygulamaları için daha ideal. Uzun mesafe veri aktarımında karşılıklı en az iki erişim noktası halinde kullanılan ve açık alanda WiFisinyallerinin iletilmesini sağlayan bu çözüm, örneğin geniş alana yayılmış bir fabrikada IP kamera görüntülerini merkez ofise iletmede kullanılabiliyor. Bir başka örnek de altyapı dolayısıyla internet hizmeti alınamayan kırsal noktalar için bu alana internet hizmeti olan bir kasaba veya yerleşim noktasından internet taşıma amaçlı köprüleme uygulamaları.
          Dış mekanlar için özel olarak üretilen CPE520, 16dBi gücünde 2x2 çift-kutup yönlü yerleşik antene sahip. MIMO teknolojisine sahip bu antenler, WiFi sinyallerini açık alanda uzak noktalara taşırken, düşük gürültü paraziti ile daha net ve kaliteli sinyal iletiyor. Bu sayede 20 km mesafeye WiFi sinyallerini eriştirebilen ürün, yüksek kalitede antenin yanı sıra her tür hava koşuluna dayanabilen yüksek kaliteli kasaya da sahip. Bu sayede eksi 30 ile artı 70 derece hava sıcaklıklarında ve her tür iklim koşulunda çalışabiliyor.
          Qualcomm Atheros serisi üst düzey yonga seti ile kusursuz çalışan CPE520, elektriz prizi olmayan yerlere de PoE (Power over Ethernet) desteği sayesinde (60 metreye kadar) kurulabiliyor. TP-LINK'in MAXtream TDMA teknolojisi sayesinde ağ ölçeği ne kadar büyürse büyüsün performans kaybetmeyen ürün, Pharos Kontrol yazılımı ile son derece kolay yönetilebiliyor. Pharos sayesinde cihaz bulma, durum izleme, yazılım güncelleme ve ağ bakımı gibi işlemler tek bir merkezden yapılabiliyor.
          Birden fazla çalışma modu (AP / İstemci / Köprü / Tekrarlayıcı / AP Yönlendirici / AP İstemci Yönlendirici-WISP) sayesinde dış mekanlar için güçlü bir WiFi ürünü olan CPE520, KDV dahil 102 USD fiyatıyla aynı zamanda uygun maliyetli bir çözüm.

          Yorum yap

          • #6

            ARMOR Z1 ile ağlarınız zırhlı birlikler kadar güçlü

            ARMOR Z1, ev kullanıcılarının 4K kalitesindeki videoları bile zorlanmadan izleyebilmelerini sağlayacak.








            Telekomünikasyon hizmet sağlayıcıları, küçük ve orta boy işletmeler ve ev kullanıcıları için geniş yelpazede kablolu ve kablosuz ağ teknolojileri çözümleri sunan ZyXEL, ürün gamını genişletmeye hız kesmeden devam ediyor. Firma yeni ürünü ARMOR Z1 ile ev kullanıcılarına 4K Ultra HD video akışı, multiplayer oyun ve yüksek performanslı kablosuz bağlantı vaat ediyor. Bu da 4K Ultra HD videoların herhangi bir kesintiye uğratmadan izleme imkânı sağlıyor.
            ARMOR Z1, 1.4GHz çift çekirdek işlemci gücü ve 512 MB RAM desteği ile güçlü bir donanım sağlayarak 2350 Mbps'ye varan kablosuz hızlara ulaşabilme ve gigabit hızında kablolu bağlantı imkânı sunuyor. ZyXEL'in yeni cihazı 802.11ac dual band kablosuz gigabit router/access point ile kullanıcılar yerlerinde duramayacak. ARMOR Z1, ev içerisinde kesintisiz oyunlar, video akışı ve birden fazla cihaz bağlantısı için pazardaki en ideal çözüm olacak. En gelişmiş 802.11ac teknolojisi ile donatılmış olan ZyXEL ARMOR Z1, akıll televizyonlar, oyun konsolları ve diğer tüm cihazlar* için gigabit seviyelerinin üzerinde kablosuz bağlantıya olanak tanıyor. 4K Ultra HD videolarınızı kesintisiz izlemenize imkan sunan ve birden fazla cihaza kablosuz bağlantı sağlarken performanstan ödün vermeyen ZyXEL ARMOR Z1, bunun yanında geliştirilmiş yazılımsal özellikleri bir arada bulunduran donanımlı bir ürün.
            Performans zırha büründü!
            Bu sıradışı performansın nedeni; ZyXEL ARMOR Z1 ile sunulan Beamforming teknolojisi. ARMOR Z1 üzerinden bulunan akıllı antenleri ve 802.11ac desteği ile kablosuz sinyalin belli bir noktada yoğunlaşması; bu teknoloji ile sağlanıyor.
            Uyumlu yönlendirme ve sinyal şekillendirme olarak bilinen bu teknoloji, cihazın çift çekirdekli işlemci gücü ile destekleniyor ve böylece kullanıcılara yüksek verimli bir kablosuz bağlantı imkanı sunuyor. ZyXEL ARMOR Z1, gelişmiş StreamBoost teknolojisi ile akıllı bir şekilde ağ trafiğini önceliklendirerek ve bant genişliğini kullanımdaki cihazlara göre dinamik olarak şekillendirerek mevcut bant genişliğini daha verimli olarak kullanılabilir hale getiriyor. Böylece ev/ofis ağında ses, video, web gezintisi gibi uygulamalar önceliklendirilerek bantgenişliği daha verimli bir şekilde kullanılabiliyor. Örneğin kullanıcı için öncelik videolarının kesintisiz izlenmesi ise; bu önceliklendirilerek ağ trafiğinin daha verimli hale getirilmesi sağlanıyor.
            ZyXEL ARMOR Z1 ile ZyXEL'in Apple Store ve Google Play Store'dan ücretsiz indirebilen ZyXEL OneConnect mobil uygulaması eşleştirildiğinde ev kullanıcıları ağlarını kolayca yönetebilme fırsatı da yakalıyor. ZyXEL One Connect ile kullanıcılar, sıfır dokunuşla ağlarını kullanımı kolay grafik arayüz üzerinden izleme, yönetme ve sorun çözme gibi işlemleri kolayca yapabilme ayrıcalığına da sahip oluyor. Ayrıca bu mobil uygulama; ağlarındaki bağlı kullanıcıları yönetebilme, belirli yapılandırmalar yapabilme ve akıllı telefonlardan ağı kolay bir şekilde izleyebilme imkânı sunuyor.
            ARMOR Z1 router/access point cihazınızla daha iyi ve güvenli web taramalarınız için kötü amaçlı içerikleri filtreleyebilme, ağınızdaki kullanıcıların bağlı kalma sürelerini kısıtlayabilme veya yapılandırabilme olanağı da tanıyor. Tüm bunlara ek olarak, myZyXELcloud DDNS portalı ile kullanıcılar kendi oluşturacakları sunucu adı ile bulundukları uzak lokasyondan ARMOR Z1 router/access point cihazlarına kolayca erişebiliyor ve cihazın durumunu görüntüleyebiliyorlar.
            Teknoloji bilen kullanıcının tercihi ZyXEL ARMOR Z1!
            ARMOR Z1'i en iddialı ürünleri arasında konumlandırdıklarını ifade eden ZyXEL Ürün ve İş Geliştirme Müdürü Kaan Tuncer konu hakkında şunları söyledi:
            "Tüketiciler teknolojiyi daha iyi anlayıp daha fazla bilgi sahibi olduğunda ev ağları için beklentiler de hiç olmadığı kadar yüksek bir hale geliyor. ZyXEL ARMOR Z1, 4K Ultra HD yayınlarınızı kesintisiz izleyebilmeniz, ev ağınızın trafiğini StreamBoost teknolojisi ile önceliklendirebilmeniz ve bunlarla birlikte ZyXEL One Connect mobil uygulaması ile ağınızı kolayca yönetebilmenizi sağlayabilmek için tasarlanmış bir ürün. Aynı ağa birden fazla cihazın bağlanması ZyXEL ARMOR Z1'in güçlü donanımı ve gelişmiş yazılım özellikleri ile artık bir sorun değil. ZyXEL ARMOR Z1, güvenilir olmayan bağlantıdan kaynaklanan ortak kullanıcı endişelerini en aza indirirken bağlantıda olan tüketiciyi mükemmel bir şekilde destekliyor."

            Yorum yap

            • #7

              Yetenekli bir bilgisayar kullanıcısı olsanız da, deep web sakıncalı içeriklerle dolu psikolojik, aynı zamanda hukuki sorunlara yol açabilecek bir yer.
              Deep Web Nedir?

              Deep web (derin web yada darknet) yaygın arama motorları aracılığı ve standarttarayıcılarla erişilemeyen, belirli bir kısmına erişmek içinde özel cihazlar gerektiren F2F(Face to Face) ağ mimarisini kullanan web ortamıdır. F2F mimarisi yüksek güvenlik amacı ile tasarlanmış olmasına rağmen deep web yüksek oranda suç unsuru ve illegal içerik barındırır.
              Sunucu (server) bulunmayan, bilgisayarlar arası şifreli iletişimin yapıldığı F2F mimarisini kullanan deep web herhangi bir kontrol mekanizmasına tâbi değil. Dolayısı ile paylaşılan içerik ya da verinin türü paylaşımcının insiyatifinde. İllegal içeriklerin dışında pek çok yasaklı kitap vb. yayın ve legal içerikte deep web de barındırılıyor.
              Arama motorlarının erişebildiği internet sitesi sayısı 200 milyon civarında. Buna rağmen bu 200 milyon internet sitesinin barındırdığı içerik tüm webde barındırılan içeriğin yaklaşık %4‘ ü. Geriye kalan %96‘ lık kısım ise tahmin edeceğiniz üzere (darknet) deep web de barınıyor. Bu sebeple her gün kullandığımız yüzeysel web e (surface web) “buz dağının görünen yüzü” yakıştırması yapılır.
              Deep Web Nedir – Darknet – Tor Ağı Hakkında BilgiDeep Web (Darknet) Ne Amaçla Kullanılıyor?

              Yüksek güvenlik vaat eden deep web günümüzde illegal içeriğin dağıtımı için kullanılan (aslında fiziksel güvenli olmayan) bir yapı. Deep web h–k yöntemi ile elde edilen verilerin dağıtımı ve yasa dışı ticaret için kullanılıyor. Devletler ve istihbarat servisleri, yasa dışı yada etik olmayan araştırmalar yapan bilim adamları, h–ckerlar, çeşitli sapkınlıklara sahip insanlar ve bağımlılar deep web kullanıcıları arasında.
              Tor Nedir?

              The Onion Router‘ ın kısaltması olan Tor, internet üzerinde anonim (kayıtsız) olabilmek için geliştirilmiş bir ağ teknolojisidir. Tor ağına dahil olmak için Tor browser yada bu görevi yerine getiren çeşitli programlar mevcuttur.
              Tor browser temelde bir internet tarayıcısıdır. Ancak standart bir tarayıcıdan farklı olarak bilgisayarınızı Tor ağına dahil eder ve girdiğiniz herhangi bir web sitesinde kaydınız tutulmaz. Çoğunlukla erişimi engelli web sitelerine erişmek için kullanılsa da tor browser deep web katmanlarına erişmek için gerekli tarayıcıdır.
              Deep Web’ e Giriş

              Deep web çeşitli katmanları olan olan bir yapı. Tor browser kurup Hidden Wiki sitesine girmek ile aslında deep web e giriş yapmış olursunuz. Hidden Wiki deepweb in wikipediası gibi, buradan deep web in ilk katmanlarına erişmek mümkün.
              .onion ve .clos Uzantısı

              .onion ve .clos uzantısı deep web için kullanılan domain uzantılarıdır. Deep web in Tor browser ile erişilebilen katmanlarında .onion uzantılı siteler bulunur. Daha alt katmanlarda yani tor browser ile de erişilemeyen ve özel cihazlar gerektiren deep web katmanlarında ise .clos uzantılı domainler kullanılır.
              Deep web de google.com yada yandex.com.tr gibi domainler bulamazsınız. Deep web de3g2upl4pq6kufc4m.onion yada uf0m9eu.clos gibi domainler kullanılır.
              Closed Shell System Nedir?

              Yorum yap

              • #8

                İp Değiştirme Nasıl Yapılır?

                İp değiştirmek isteyenlerin tercih edebileceği uygulamalardan birisi de Hotspot Shield.

                Hotspot Shield programı sayesinde internet üzerinden erişime izin verilmeyen tüm sitelere kolaylıkla erişilebiliyor. Program oldukça güvenlidir ve sizi pek çok risklerden korur. Örneğin online kimlik hırsızlığına karşı yüzde yüz güvenlikle korunursunuz. Hotspot Shield programı sayesinde kişisel bilgilerinize hiç kimse ulaşamaz çünkü program yüzde yüz şifre koruma özelliği ile tasarlanmıştır. Hem Türkçe olan hem de ücretsiz olan programı internetten kolaylıkla indirebilirsiniz.
                IP Değiştirebilirsiniz
                Program sizin güvenliğiniz ön planda tutularak oluşturulduğu için IP numaranızı tamamen gizli tutar ve bu sayede hiç kimse IP numaranıza erişemez. Ayrıca ortak kullanım sağlayan pek çok nokta olan restoran, cafe, alışveriş merkezleri, iş yerleri gibi noktalarda bulunan kablosuz ağlarda karşılaşabileceğiniz her türlü saldırıya karşı program sizi korur. Ve program otomatik olarak bilgisayarınızdaki tüm şifreleriniz, dosyalarınızı, datalarınızı, bütün yazışmalarınızı da koruma altına alır. İnternet üzerinden bir tek tıkla indirebileceğiniz programın kurulumu da oldukça pratiktir.
                Programı bilgisayarınıza indirdikten sonra programın kurulumunu yapın ve ekranın sağ tarafında altta açılacak olan program simgesinin üzerine mousenızla gelip sağ tıklayarak “Connect” seçeneğini tıklayın. Bu işlemi gerçekleştirdikten sonra internet tarayıcınız üzerinden bir sayfa açılacaktır. Açılan sayfada program yardımı sayesinde bağlanmış olduğunuz IP numarasını göreceksiniz. Daha sonra Connected yani bağlandı yazısız karşınıza çıktıktan sonra istediğiniz her siteye girebilirsiniz.
                Programın aktif hali şöyle olmaktadır;

                Programdan çıkış yaptığınızda işlev de etkisini yitirecektir. İsteyen kişiler programı kapatmadan da yine programı etkisiz hale getirebilir. Bunun için menüden bağlantıyı pasif yapmanız yeterli.

                Yorum yap

                • #9

                  İnternetiniz iyi çekmiyorsa, yavaşsa bunları yapın

                  TalkTalk isimli internet şirketi, Wifi sinyallerinin su ve kablolar gibi nedenlerle olumsuz etkilenebileceğini iddia etti.




                  İnternet teknolojisi her geçen gün değişiyor ve gelişiyor. Wifi teknolojisine de farklı şifreleme metodları ile güvenlik katmanları eklenerek karşımıza geliyor. Masaüstü, dizüstü, tablet, telefon derken tüm dünyamız Wifi teknolojisi kullanan cihazlarla çevrildi. Wifi sinyal kalitesini düşüren birçok sebep var. Manyetik alanlar, hoparlörler, elektromanyetik dalga yayan cihazlar gibi birçok cihazdan Wifi modeminizi uzak tutmanız da gerekiyor. Peki internetiniz çekmiyor ve yavaşsa neler yapmalısınız?
                  İşte internetin daha iyi çekebilmesi için TalkTalk şirketinin önerileri:
                  Elektrik kullanılan her şey elektromanyetik alan oluşturuyor. Bu elektromanyetik alanda gözle görülmeyen elektromanyetik dalgalar wifi sinyalini olumsuz etkileyebiliyor. Modeminiz eğer kablolara yakın bir noktada ya da çok ışık alan bir yerdeyse mutlaka yerini değiştirin. Özellikle hareketin ve ışığın yüksek olduğu koridorlara koyulan modemlerde sinyaller her odaya eşit dağılmıyor.
                  Çok elektrik taşıyan ev aletlerinin yanında duran modemden yeterince verimli sinyal alınamıyor. Örneğin TV, radyo vb. elektronik cihazların yanında duran modemin wifi sinyali gönderme oranı gittikçe azalıyor.

                  Modeminiz mutfaktaysa dikkat!
                  Mutfak aletleri wifi dalgalarını olumsuz etkiliyor. Buzdolabı, mikrodalga fırın, çamaşır ve bulaşık makineleri de wifi sinyallerini azaltıyor. Balık fanusları çevresinde olan modeminizin yerini değiştirin. Çünkü bu fanuslardaki balığın sürekli hareketi ve suyun etkisi wifi sinyallerini emerek daha az yayılmasına neden oluyor. Ayrıca modeminiz sadece balık fanusu değil sıvının çok olduğu her bölgeden uzak tutulmalı.
                  Modem sinyallerinin duvarlar arasında dolaşımı duvarın kalınlığına göre de farklılık gösteriyor. Örneğin daha eski binalarda duvarın kalitesi, mermer ya da diğer malzemeler wifi sinyallerini engelliyor. Kablosuz oyun konsolları, hoperlörler wifilerden gelen sinyalleri keserek daha azalmasına neden oluyor.
                  Wifi dalgaları; cep telefonu veya radyo ile elde edilen elektromanyetik dalgaların aynısı. Cep telefonu ve radyo dalgalarından tek farkı ise 12 cm uzunluğunda olan wifi dalgalarının diğerlerinden daha kısa olması.

                  Peki modem uzaklaştıkça düşen ve 45 metre öteye gidemeyen sinyal nasıl yükseltilir?
                  Sinyalin daha fazla alınması için dikkat edilmesi gerekense modemin olduğu nokta. Çünkü sinyaller duvarlar ve metal yüzeyler tarafından emilip engelleniyor. Evde modemimizi koyduğumuz yer, sinyalin güçlü gelmesini büyük oranda etkiliyor.
                  Yapmanız gereken ilk şey modeminizi merkezi bir yere koymanız. Çünkü her tarafa eşit oranda sinyal yayar. Açık bir yerde olması işinize gelir. Eğer bir dolaba koyarsanız dolabın duvarları sinyalleri emer. Görüş açısında olması iyi bir düşünce olur.
                  Evinizde en uzak mesafeyi gördüğünüz ve en fazla sayıda odayı gördüğünüz yer muhtemelen modeminizi koyabileceğiniz en iyi konumdur. Aynı zamanda modeminizi, yerden yukarı koymanız isteyeceğiniz bir şey olur. Çünkü sinyaller yerde kullanılan bazı materyallerin içinden geçmez. Aynı zamanda çoğu modem dalgaları aşağı doğru yayması için tasarlanmıştır. Yani modemi yere koyarsanız sebepsiz yere alt kata sinyal verirsiniz.
                  Pek çok elektronik cihaz, modemin sinyallerini karıştırır. TV, bilgisayar, mikrodalga fırın ve içinde motor olan diğer cihazlar. Modeminizi diğer elektronik cihazlardan uzak tutmak istersiniz. Cihazlar, dahili antenleri modemle paralel oldukları zaman daha iyi çalışırlar. Bu sebepteni laptopların içindeki antenleri yataydır. Ama tablet veya mobil cihaz kullanıyorsanız tamamen tutuşunuza göre değişir. Yani hem dikey hem yatay sinyalinizle, antenlele en iyi paralel eşleşmeyi yakalama yansınız olur.
                  Eğer ağınızın iyi çalışmadığını farkederseniz, sinyal seviyesini ölçebilirsiniz. Telefonunuz için indirebileceğiniz pek çok uygulama var. Bir harita çıkarırsanız ve neyi düzeltmeniz gerektiğini anlarsınız.

                  Yorum yap

                  • #10

                    İnternet Kısıtlama ve Kota Atama Nasıl Yapılır?

                    Modeminizin Qos ayarları sayesinde her bilgisayara istediğiniz kadar internet bağlantısı atayabileceksiniz.

                    Modem arayüzünde bulunan Qos sekmesindeki ayarlar bölümünde,MAC adreslerine göre görünen bağlı bilgisayarlara farklı kapasitede hız veya kota sınırlaması yapmanız mümkün.Eğer modeminize bağlı bilgisayarlar dışında bağlantı yapacak bilgisayarlara da aynı işlemi yapmak isterseniz MAC adresini el ile girmeniz gerekecektir.Peki ayarlar nasıl yapılır?Detaylı olarak anlatacağımız adımları dikkatle tamamladığınızda işleminizi sorunsuz bir şekilde tamamlamış olacaksınız.
                    -Üretici firmanızdan yada modeminizin arka yüzündeki etiketten modem arayüz giriş bilgilerinizi öğrenin ve tarayıcınız aracılığıyla sisteme giriş yapın.
                    -Ayarlar menüsünden Qos veya Paket veri seçeneklerine tıklayın.
                    -Kendi bilgisayarınız dahil olmak üzere Modeme bağlı olan bilgisayarların veya mobil cihazların MAC adreslerinin sıralandığını göreceksiniz.
                    -Sınırlamak yada kotasını arttırmak istediğiniz bilgisayarı seçin.
                    -Açılacak yeni pencereden,bu bilgisayara gönderilecek bağlantı hızını belirleyin.Örneğin;8 Mega Bit internet kullanıyorsanız,1-8 Mega Bit arası hız atayabilirsiniz.
                    -Daha sonra kota sekmesinden bilgisayarın internetinin hangi limitte duracağını belirleyin.İsterseniz bunu ayarlamadan sınırsız olarak devam edebilirsiniz.Bu durumda sadece hız etkilenecektir.
                    -Ayarları kaydet dedikten sonra modeminizi yeniden başlatın.
                    Tüm işlemleri eksiksiz yaptıysanız,artık diğer bilgisayarlar sizin hızınızı daha az ölçüde etkileyecektir.

                    Yorum yap

                    • #11

                      Kablosuz ağınızı ideal hale getirin!

                      Çok az şey ev ağınızın kesilip durmasından daha rahatsız edicidir – suçu hemen modeme yüklemeyin. Makalemizde bu tip sorunlara nasıl çözüm getirebileceğinizi sistematik bir şekilde anlatıyoruz.
                      Yavaş indirme, sürekli kesilen bağlantı ya da belirli bölgelerde internete erişememe – iş ev ağına geldiğinde birçok şey yolunda gitmeyebilir. Sorunlar çok farklı sebeplerden kaynaklanıyor olabilir. Yapılandırma ve hatta bilgisayarın ya da modemin pozisyonu. Daha da önemlisi modemde dâhili bir problem olabilir. Mesela internet sağlayıcınızın bağlantısı kesilmiş olabilir ya da veri indirdiğiniz web sitesinden kaynaklanan bir sorunla karşılaşmış olabilirsiniz. Bu problemlerin her birinin çözüm yolu farklı. Zincir bilgisayardan ya da akıllı telefondan ziyaret edilen web sitesine kadar uzanıyor. Çözüm ararken modemin web ara yüzünü, Windows komutlarını ve tavsiye edeceğimiz araçları kullanmanız gerekecek. Yeni açığa çıkan modem tabanlı güvenlik açıklarını ele alacak olursak, en güncel yazılımı kullanmak bir zorunluluk. Netmaster modemlerde >>Temel " Güncelleme<< seçeneği ile güncellemeleri manuel olarak yükleyebilirsiniz. Bazı cihazlarda güncelleme sonrası modem çalışmayabiliyor.
                      Böyle bir durumda modemi sıfırlamanız ve kurulum sihirbazını başlatmanız gerekmekte. Bunun dışında WLAN adaptörünüzün sürücüsünü de daima güncel tutmanız şart. Üretici ve modelinizi öğrenmek için [Win] + [Pause] kombinasyonunu, >>Aygıt Yöneticisi << ve >>Ağ bağdaştırıcısı << seçeneklerini kullanın.

                      Yorum yap

                      • #12

                        WLAN'daki problemler

                        WLAN'daki problemler
                        Kötü bağlantıda suçu hemen bilgisayar ve modeme yüklemeyin – hatanın kaynağını daha sistematik bir şekilde arayın.
                        1 Bilgisayarı kontrol edin
                        Eğer indirme işleminiz hatalı ya da yavaşsa, modeminizle WLAN bağlantısı kurabiliyorsanız bile daha dengeli bir internet bağlantısı kurmak için 3 adımda göstereceğimiz talimatları uygulayın. Buna karşın eğer WLAN bağlantısı kuramıyorsanız, bilgisayarınızın WLAN adaptörünün kazara kapatılmadığından emin olun. Notebook'lar WLAN için ya ayrı bir açma donanımına ya da açma kapamaya yarayan fonksiyonel bir anahtara sahiptir. >>Ağ ve İnternet " Ağ durumu ...<< sayfasını denetim masasından açın, sol sütundan >>Bağdaştırıcı ayarlarını değiştirin<>Kablosuz ağ bağlantısı<< kırmızı bir çarpı işaretine sahipse, donanımın açma anahtarına basmanız ya da USB çubuğu çıkarıp yeniden takmanız gerekecek. Eğer bağlantı silikleşmişse, yazılımı etkinleştirmek için >>Etkinleştir<< opsiyonunu seçin.
                        2 Modem kontrolü
                        Eğer bilgisayar cephesinde her şey yolundaysa, WLAN'ın modemde etkin olup, olmadığını kontrol edin. Bunu WLAN LED ışığının yanmamasından anlayabilirsiniz. Eğer yanmıyorsa, aygıtın ilgili donanım anahtarına basın. Bu işlemi modemin web ara yüzünü kullanarak da yapabilirsiniz. Tabi bunun için modeme LAN kablosu ile bağlanmanız gerekecek.
                        3 WLAN bağlantısını test edin
                        WLAN bağlantısı kurulmuş olmasına rağmen hatalı ve yavaş indirme işlemi devam ediyorsa, modemle bilgisayarınız arasındaki bağlantının sağlamlığını kontrol etmeniz gerekmekte. [Win] + [R] kombinasyonu ile komut penceresini açın ve'cmd' komutunu girip, [Enter]'a basın. Daha genel bir görünüm elde etmek için pencereyi büyütün. 'ipconfig' komutu bilgisayarınızın tüm ağ ara yüzünü gösterir. Bunlardan >>Varsayılan ağ geçidi:<< altında bir IP adresi göreceksiniz – bu modeminizin IP adresidir. Geniş bir kullanıma sahip Netmaster'da modemlerinde varsayılan olarak IP adresi '192.168.0.1'dir. Modeme devamlı (her saniye) bağlantı sorgulamaları göndermek için 'ping –t 192.168.0.1' komutunu girin. Eğer >> 192.168.0.1 cevabı: bayt=32...<< belirirse, bilgisayar ve modem arasındaki temel bağlantı doğru şekilde çalışıyor demektir. Durum buysa ping komutunu [Ctrl] + [C] ile iptaledin ve adım 5'e gidin.
                        4 Hataları belirleyin
                        Eğer >>Süre< altında gösterilen değer 20 ms'den büyükse,optimizasyona ihtiyaç var demektir (adım 6). Eğer >>İstek zaman aşımına uğradı<< cevabı kalıcı ya da devamlı beliriyorsa, bunu özellikle uygulayabilirsiniz. Eğer >>Genel hata<< mesajı beliriyorsa, adım 1'i tekrar kontrol edin. Eğer >>Hedef ana bilgisayar ulaşılamaz<< bildirisiyle karşılaşıyorsanız, bir sonraki adıma devam edin.
                        5 Aygıtlarınızın pozisyonlarını kontrol edin
                        Uzun ping periyodları, bağlantı kopuklukları ve zayıf Windows kablosuz ağ göstergesi (örn. 5 çubuk içerisindeki sadece 1 ya da 2) gösteriyor ki her ne kadar sinyal geliyor olsa da bilgi taşımak için oldukça zayıf. Genelde modemi, anteni havaya bakacak şekilde,yüksek bir noktaya taşımak sorunun çözümüne yardımcı olacaktır. Harici anteni olmayan Netmaster modelleri en iyi performansı duvara monte edildiklerinde verirler. Alıcı tarafında ise USB çubuğunu bilgisayarın arkasında, yere gömülü şekilde takmayın. Bunun yerine, bir USB uzatma kablosuyla masanızın üzerine yerleştirin. Hareket halinde ping testi yaparak notebookunuz için ideal pozisyonu bulabilirsiniz – birkaç santimetre bile verimi bir hayli arttırabilir. İdeal pozisyonu bulduğunuzda, WLAN ayarlarını optimize etmelisiniz.
                        6 Performansı optimize edin
                        Dergi DVD'sinde bulunan InSSIDer aracı size bilginin transfer edildiği WLAN bağlantısının kuvvetini gösterecektir. Eğer bir blokta WLAN'ınız kadar kuvvetli bilgi taşıyan ondan fazla harici WLAN görürseniz, WLAN tepkinizi optimize etmeniz gerekiyor. Frekans alanı sadece birkaç harici WLAN ile belirtilen bir kanal bulun (1,5,9 ve 13 kanallarından). Bu kanalı modeminizin web ara yüzünde belirleyin. Netmaster modemlerde bunu >>Kablosuz "Kontrol kanalı << sayfasından yapabilirsiniz.
                        7 En yüksek hızı edinin
                        Eğer InSSIDer az sayıda ve çoğunlukla zayıf yabancı kablosuz ağlar gösteriyorsa, kanal birleştirme metodunu kullanarak hızı arttırabilirsiniz. Netmaster web ara yüzünde >>Kablosuz – Misafir ağ<< sayfasını açın ve >>Kablosuz Köprüleme<>Kablosuz " kontrol kanalı " 2.4 GHz frekans bandı " Kablosuz birliktelik etkin <
                        8 Donanım çözümlerini kullanın
                        Eğer bunlar yardımcı olmazsa, yeni bir donanım temin etmelisiniz. Ev ağı genişletme seçeneklerinden en ideali bir Powerline adaptörü kullanmak (resmin solunda). Bir WLAN tekrarlayıcısı basit, fakat hız konusunda biraz taviz vermeniz gerekiyor. Tabi ideal kombinasyon yeni bir modem/yönlendirici (sağda) ve 802.11ac WLAN standardına sahip cihazlar. Son testimizde bu kombinasyonla çok yüksek hızlara ulaşabildik. Buna karşın, en yüksek verim için ac destekli bir notebook veya köprü modunda ikinci bir yönlendirici ya da ac modunda ikinci cihaz gerekmekte. Ac WLAN'lı USB çubukları ve PC kartları, n-WLAN sahibi notebooklara göre çok da fazla bir avantaja sahip değil – özellikle de uzun mesafelerdedir

                        Yorum yap

                        • #13

                          Yavaş intenet ve çözümü

                          Mobil aygıtlar ile WLAN analizi
                          Küçük ve birbirine yakın monte edilmiş antenlerini temel alırsak, akıllı telefonların ve tabletlerin WLAN çekme kapasiteleri notebooklara göre genelde daha azdır. Bu yüzden böyle bir aygıtla evinizin bazı noktalarında sorunlar yaşıyorsanız, bölgenin WLAN analizini yapmanız ve modem ayarlarınızı adım 6'da tarif edildiği gibi optimize etmeniz gerekmekte. Bu amaç için Android'de 'Wifi Analyzer' uygulamasını kullanın (Play mağazasında mevcut). Apple tarafında dikte edilen kısıtlamalardan dolayı, iOS aygıtlar için bu tarz bir uygulama bulunmamakta.
                          Yavaş internet
                          Eğer modem bağlantınız iyi olmasına rağmen indirme işlemleriniz yavaşsa, internet bağlantınızda bir sorun var demektir. Sorunu nasıl tespit edebileceğinizi gösteriyoruz.
                          1 Hız testi uygulayın
                          Eğer modeminizle PC'niz arasındaki bilgi akışında herhangi bir sorun yoksa bir hız testi uygulamanız gerekmekte. Testi yapmadan önce ev ağınızda ağla ilişkili hiçbir işlemin açık olmadığından emin olun. Bilgisayarınız LAN ile modeme bağlıyken speedtest.net gibi bu iş için uygun bir siteyi ziyaret edin ve >>Begin test<< seçeneğine tıklayın. Yükleme ve indirme sonuçları birkaç saniye sonra görüntülenecektir. DSL bağlantı verinizin büyüklüğünü ölçmek için site size uygun bir bölgeden testi yürütecektir. Eğer değişik zaman periyodlarında yapılmış birkaç testte hattınızın hızına uygun bir sonuç alamadıysanız, adım 3'e gidin.
                          2 Web sitesini test edin
                          Testte iyi bir sonuç almanıza rağmen belirli bir siteye girerken yavaşlık yaşıyorsanız, problemi yerelleştirmek için bir komut satırı aracı kullanabilirsiniz. [Win] + [R] ile komut satırını açın ve 'cmd' komutunu yazıp, [Enter]'a basın. 'tracert yazın boşluk bırakın ve web sitesinin domain adını girin. Örneğin domain adı http://www.chip.com.tr ise, 'chip.com.tr' olarak yazmanız gerekmekte. Araç verinin web sitesi sunucusuna ulaşana kadar aşmak zorunda olduğu tüm yönlendiricileri ve düğümleri listeleyecek. Her istasyon için tepki sürelerini görebilirsiniz (her biri için üç ölçüm). Evinizdeki modem ilki, ardından internet sağlayıcınızın sunucusu (bunlar diğer web sunucularını girdiğinizde de değişmez). Bu noktaya kadar, eğer iyi bir bağlantınız varsa, tepki süresi genelde 10 ms'nin altında olacaktır. Eğer reaksiyon süreleri 100 ms üzeriyse, internet yönlendiricileri ve sunucularından yavaşlatıcı neden olarak şüphelenebilirsiniz. Eğer durum buysa, web sitesi büyük ihtimalle yoğun ya da kapasitesi üzerinde ziyaretçiye ev sahipliği yapıyordur. Böyle bir durumda daha sonra tekrar girmeyi deneyebilirsiniz. Eğer tıkanıklık ilk noktalardaysa adım 3'e geçin.
                          3 DSL/Uydunet bağlantısını yeniden kurun
                          Eğer internet bağlantısı kesiliyorsa, DSL bağlantısını yeniden başlatabilirsiniz. Netmaster'da >>Internet (Bağlantı)<< altında >>Yeniden bağlan <<'a tıklayın. Eğer bu sorunu çözmezse, DSL sağlayıcınızın destek hattıyla irtibata geçmeden önce, modemi yeniden başlatmayı deneyin (Netmaster'da: >>Durum " Güvenlik " Yeniden Başlat<<).

                          Yorum yap

                          • #14

                            Kablosuz ağ bağlantısı ilk olarak acil durumlarda iletişime olanak sağlayabilecek bir sistemin geliştirilmesi üzerine bulunmuştur. Daha sonra yaygınlaşarak oldukça fazla kullanım alanı bulmuştur. Çünkü kablosuz ağ sistemi şehirlerde oldukça ucuz maliyetlerle hiçbir altyapı ve kablo bağlantısı işlemlerine gerek duymadan kesintisiz internet bağlantısı sağlanabilmektedir. Kablolu bağlantı sistemlerinde belirli sayıda her PC’ye bir kablo gidecek şekilde bağlantı sağlanır fakat kablosuz ağ sistemlerinde birçok bağlantı noktası üzerinden çok geniş bir alanda ve çok daha fazla sayıda kullanıcı özgürce bağlanabilmektedir. Kablosuz ağ bağlantı noktaları diğer ağlarla iletişime geçecek şekilde programlanmıştır. A noktasından B noktasına giden bir bilgi, bağlantı noktalarının birinden diğerine geçerek ilerler. Bu esnada bağlantı noktası en hızlı ve güvenli yolu seçer. Buna dinamik yol gösterme(dynamic routing) denir.
                            Nasıl Çalışır
                            Kablosuz ağ bağlantı noktaları aslında bildiğimiz router modemlerle aynı şekilde çalışırlar ve küçük radyo dalgaları üreten sistemlerdir. WiFi standartları çeşit ve özelliklerine göre 802.11a, b,g ve n olarak ayrılmışlardır. Bunlardan en yaygın olarak kullanılanı 802.11b’dir ve 2.4Ghz’lik yayılma aralığına sahiptir. Ancak 802.11b ile en fazla 11 Megabit’lik bağlantı kurabilmek mümkündür. Oysa 802.11g ile saniyede 54 Mbit, 802.11n ile 140 Mbit’lik hızlara ulaşmak mümkündür. Günümüzde dizüstü bilgisayarların tamamına yakını üzerlerinde entegre Wi-Fi alıcıları bulundururlar. Bulunmayanlar ise PCMCIA kartlarla bu özelliği kolayca kazanabilirler.
                            Kablosuz ağ sistemleri radyo frekansları ile çalışmaktadırlar. Radyo dalgaları ile haberleşme üç çeşit olabilmektedir. Bunlar alıcı(receiver), verici(transmitter) ve alıcı-verici(trans-receiver) olarak adlandırılırlar.
                            Bunlardan kısaca bahsetmek gerekirse;
                            Alıcılar
                            Adından da anlaşılabileceği üzere sadece radyo sinyallerini alabilen fakat gönderme özelliği barındırmayan aygıtlardır. Bunlara en basit örnek olarak FM radyoları ve televizyonları gösterebiliriz.
                            Vericiler
                            Sadece radyo sinyalleri gönderebilen ama alma yetileri olmayan elektronik devrelerdir. Bunlara örnek olarak radyo verici istasyonları, televizyon verici İstasyonları vb. sayılabilir.
                            Alıcı-Vericiler
                            Hem alma hem verme özellikleri olan aygıtlardır. Bunlara örnek olarak telsiz röleleri, cep telefonu baz istasyonları, cep telefonları vb. sayılabilir.

                            İletişim anlamında bilinmesi gereken bir diğer konu ise iletim yönüdür. İletim yönleri üçe ayrılır:
                            1. Tek Yönlü İletim(Simplex): Kurulan iletim sistemin de iletimin sadece bir yöne yapılabildiği zaman aldığı addır. Örnek olarak FM radyolar gösterilebilir.
                            2. Çift Yönlü Eş Zamansız İletişim(Yarı-Dupleks, Half-Duplex): Kurulan iletim sisteminde çift yönlü iletim yapılabildiği ancak eş zamanlı olarak sadece bir tarafın gönderim yapabildiği sistemlerdir. Örnek olarak Telsiz uygulamaları gösterilebilir. Bilgi sistemlerinde kullanılan radyo frekansı ile çalışan kablosuz iletişim sistemleri genelde bu tiptedir. Örneğin IEEE 802.11g standardı 54 Mbps’de Yarı-Dupleks iletim imkanı sunar.
                            3. Çift Yönlü Eş Zamanlı İletişim (Tam-Dupleks,Full-Duplex): Hem alıcı hem vericinin eşzamanlı iletim yapabildiği zaman aldığı isimdir. Örnek olarak cep telefonları, telsiz telefonlar gösterilebilir.

                            Şehrin üzerinde bağlantı noktaları arasında kusursuz bir ağ oluşturulur. Bu sayede trende, arabada, parkta, cafelerde, restaurantlarda vb. birçok yerde özgürce internete bağlanabilmek mümkündür. Şehirlerde belirli aralıklarla yerleştirilmiş bağlantı noktaları ile kesintisiz sürekli bir bağlantı sağlanılır. Bunun için genellikle saniyede 11 Mbit(1.35MB/s) hıza olanak sağlayan ve 2.4 Ghz’lik yayılma aralığına sahip 802.11b sistemi kullanılır. Bu sistem hem fazla güç tüketmediklerinden hem 2.4 Ghz gibi birçok yerde kullanılan(modemler, oyun kumandaları vs.) standart bir yayılma aralığına sahip olduklarından ve insanlara zarar vermediği ifade edilen radyo frekansı ile haberleştiğinden şehir kullanımında tercih edilmektedir. Fakat şahsi görüşüm olarak bu frekansların her türlüsünün insanları etkilediğini ve aynı TV, radyo, cep telefonu frekanslarında olduğu gibi uzun vadede insanlara zararlı olacağını düşünüyorum. O nedenledir ki dizüstü bilgisayarımı biraz zorluk çıkarsa da kablolu modem ile kullanmaktayım.
                            Günümüzde adından bahsedilen yeni kablosuz ağ teknolojisi ise WiMAX’tir. Çalışma prensibi standart kablosuz ağ sistemleriyle aynıdır fakat çok güçlü mikrodalga iletimiyle sinyalleri daha uzak mesafelere taşıyabilmek mümkündür. Bu sayede birim metrekarelik alan için gereken kablosuz ağ noktası maliyeti düşmekle beraber sinyal kalitesi de arttırılmış olmaktadır. Tabi sinyal kuvveti arttıkça bunun insanlara daha da fazla zararlı olacağı gerçeği hiç düşünülüyor mu gerçekten merak ediyorum. Baz istasyonlarının sağlığımızı ve hatta hayatımızı büyük ölçüde tehdit ettiğini düşünürsek, buna kablosuz modem, oyun kumandaları, klavye, mouse, bluetooth cihazları gibi aygıtlar da eklenince oluşan manyetik kirlenmenin boyutlarını düşünmek bile istemiyorum. Teknolojinin insan sağlığını destekleyici şekilde örneğin CRT’lerden LCD monştörlere geçişte olduğu gibi ilerlemesi gerekirken, gün geçtikçe manyetik kirlenmeye çanak tutulması insanları endişelendiriyor. Bunun en son örneği ise, elektriğin e kablosuz olarak iletilmeye başlanması. Tam bir manyetik alan kaynağı olan elektrik enerjisinin dağıtımı bu şekilde desteklenir ve yaygınlaşırsa, çok daha vahim durumlarla karşılaşılacağı ve toplu beyin ölümlerinin gerçekleşebileceği aşikar. İnsan beyninin de nöronlar yani sinir hücreleri üzerinden elektriksel olarak çalıştığını biliyoruz. Manyetik alan kaynakları beynin kendi manyetik alanını bozarak beyin ısısını arttırmakta ve hücreleri yavaş yavaş öldürerek ciddi hasarlar vermekte. Bölünme ile bir daha yerine gelemeyen beyin hücrelerinin ölümünden kaynaklı ciddi dolaşım bozuklukları ve ilerleyen safhalarda buna bağlı vücut iflası ve beyin ölümleri görülebilir.

                            Yorum yap

                            • #15

                              Öncelikle özellikle bir modemi ele alıp sizlere anlatım yapmayacağım ben size genel olarak bir kavram sunacağım siz bu kavramdan yola çıkarak hemen hemen tüm modemlerde rahatça istediğiniz portu açabileceksiniz. Öncelikle tüm modemlerde port açma yönteminde bilmemiz gereken modemlerin Yönetici arayüzlerine giriş paneli olduğu ve bu panelin modemden modele değişebileceğidir. Elimizdeki modemin Yönetici arayüzünü öğrenmek için
                              1) İnternet ortamından modemin tam modeli ile arattığımızda kesinlikle bulacağız.
                              2) Modemin üzerinde alt ve arka kısmında yazabilir.
                              Arayüz giriş adresimizi bulduğumuzu varsayalım bu arayüz adresi Örnek olarak 192.168.0.1 olsun. Herhangi bir tarayıcından (Google Chrome, Firefox, internet explorer vs.) adresimizi yazarak giriş yaptık. Bizden kullanıcı adı ve şifre isteyecektir. Eğer daha önce değiştirmediyseniz bunlar standarttır. Yine
                              1) İnternet ortamında modem markası ve modeli ile kullanıcı adı ve şifresi kolayca öğrenilebilir.
                              2) Düşük ihtimal de olsa modem üzerinde yazma olasılığı vardır.
                              Yönetici paneline gerekli kullanıcı adı ve şifreyi yazdıktan sonra Yönetici yani ‘Admnin’ panelimize giriş yapmış bulunmaktayız. Şimdi bu kısım çok karışık gelecektir sizlere. İnternetten arayarak tek tek modeme göre bulabilirsiniz. Ancak ben sizlere Tüm modelemlerde port açma yöntemini anlatacağım, Port açmadenildiğinde ilk olarak gelen tüm menulerin içerisinde ‘Port’ ya da ‘Port Yönlendirmesi‘ sekmesini (menusunu) arıyoruz. Genel Olarak ‘NAT’ sekmesinin altında yer almaktadır. Bu kısmı bulduktan sonra olan olaylar hemen hemen standarttır. Girdiğimiz yerden hemen ‘yeni oluştur’, ‘Ekle’ gibi benzer kelimelerle buton göreceksiniz. Tıklayarak yeni bir port açma işlemi oluşturacağız. Bize ilk olarak bu portun adı ne olsun diye soracaktır. Porta herhangi bir isim verebilirsiniz. Daha sonra port açmak için IP adresi isteyecektir. Burası önemli bir kısımdır.


                              Orijinal boyotunu görüntülemek için buraya tıklayın 916x437px.

                              tüm modemlerde port açma yöntemi
                              Bazı modemlerde bu IP kısmına modemin Yönetici (Admin) Panel adresini girerek açabilirken bazı modemlerde bilgisayarınızın IP adresini girmeniz gerekebilir. İsterseniz siz ikisini de farklı kural oluşturup yazabilirsiniz. Bilgisayarımızın ip adresini ise Başalat menusunden çalıştır sekmentini bulduktan sonra ‘cmd’ yazıyor ve Enter’lıyoruz. Karşımıza siyah arka plan beyaz yazılı bir menu açılacaktır.(yukarıdaki resim).Buraya ‘ipconfig’ yazıyoruz ve Enter’lıyoruz daha sonra karşımıza bir sürü yazı gelecektir. Biz yazıların içerisinden IPv4 Address yazan kısmın karşısındaki değerlere bakıyoruz örn. 192.168.1.4 gibi. Bu bizin bilgisayarımızın IP adresidir. Bu yöntem en kolay port açma yöntemidir.
                              Şimdi tekrar konuya dönelim. Ekle dedikten sonra Portumuza bir isim verdik. ‘Bilgedefteri’ olsun bu isim. Daha sonra IP adresi kısmına modem Yönetici Panelinin adresini yazalım 192.168.0.1 modem adresini örnek olarak vermiştik. Daha sonra ya Başlangıç Portu Bitiş Portu Şeklinde yazar ya da TCP Başlangıc TCP bitiş diye yazar. Ne yazdığı farketmez biz buraya açacağımız Port değerlerini yazalım örneğim 1881 yazalım her kutucuğa. Daha sonra kayıt edelim. İşimizi sağlama almak açısından. Bir kez daha ekle diyerek yine bir port adı yazalım yine aynı port değerlerini girelim ancak bu sefer IP kısmına bilgisayarımızın IP adresini yazıp kaydedelim. Bu işlemler hemen hemen tüm modemlerde geçerlidir arkadaşlar.

                              Yorum yap

                              Hazırlanıyor...
                              X