Dikiş ipi

Daha iyi bir yol olmalı dediğinizi duyuyoruz. Eldivenleri dokunmatik ekrana uygun yapma konusundaki en popüler yöntem, bildiğimiz dikiş ipinden geçiyor. Dikiş ipi ortalığı pisletmiyor, her yere bulaşmıyor ve en temel dikiş yetenekleri kullanılarak halledilebiliyor.

Bizim pek başarılı olamadığımız bu temel dikiş yeteneklerini kullanarak, eldiveninizin parmak uçlarına dilediğiniz şekilde dikeceğiniz dikiş ipi sayesinde dokunmatik ekranlı cihazınızı, eldiveninizi çıkarmadan kullanmak mümkün.

Any Glove sıvı çözümü

Son olarak ise en sevdiğimiz ve en kolay yönteme geldik. Özel olarak bu iş için üretilmiş Any Glove ismindeki sıvıyı eldivene sürüyorsunuz, kuruduğu anda kullanıma hazır. Any Glove’u tüylü kumaşlarda, örgülerde ve süet kumaşlarda da kullanıp sonuç alabiliyorsunuz. Deri için de ayrı bir ürün bulunuyor ve eldiveni yıkadığınız zaman ürün kaybolmuyor.

Any Glove aynı zamanda ABD Silahlı Kuvvetleri’nin savaş eldivenlerinde de kullanılıyor, bu bilgi de ürüne yaklaşımımızda etkili oldu. Tek uygulama ile haftalarca eldiveni kullanabiliyorsunuz. Eğer sıvı bir süre sonra işlev görmemeye başlarsa, yeniden rahatlıkla uygulayabiliyorsunuz. 550 damla içeren bir şişesi 15 dolardan satılıyor. Ürünün Türkiye’de satışı bulunmasa da, şirketin sitesinden sipariş verilebiliyor.

Any Glove’un tek dezavantajı olarak söyleyebileceğimiz şey ise, kuruma süresi. Sıvıyı sürdükten sonra kuruması için günlerce, yanlış duymadınız günlerce beklemek gerekiyor. Ancak kuruduktan sonra, nasıl bir eldiven olursa olsun, ürün kusursuz çalışıyor. Buna ek olarak, uyguladığınız parmaktaki kumaş rengini de birkaç ton değiştirdiğini ekleyelim.

Sonuç olarak, kolaylık ve kullanım açısından Any Glove en üst sıraya çıksa bile, imkanınız ve dikiş yeteneğiniz varsa, parmak uçlarınıza çok şık modeller dikerek de eldiveninizi dokunmatik ekranlara uygun hale getirebilirsiniz. Termal macun ise hiçbir şekilde sebep olduğu dağınıklık ve pisliğe değmiyor.

Windows’ta kısayol tuşu nasıl atanır?
Bilgisayarınızda, Windows’u kilitlemek veya uyku moduna almak için kısayol tuşları bulunabilir. Yoksa da, tek bir tuşla bu amaçlar doğrultusunda siz kısayol tuşları atayabilirsiniz. Yazımıza, öncelikle elimizde bulunan özel tuşlarla başlayalım.

Windows 7’de Başlat’a, Windows 8’de ise arama kısmına gidip “güç” yazarak, Güç Seçenekleri kısmına gidin. Güç Seçenekleri’nin sol menüsünde, Güç düğmelerinin yapacaklarını seçin kısmına basın.

Burada bulacağınız seçenekler, bilgisayarınıza göre değişecektir. Masaüstü bir bilgisayar kullanıyorsanız, Güç düğmesi ve Uyku düğmesine basıldığında ne yapılacağını seçebilirsiniz.

Laptop kullanıyorsanız da, aynı bölümde, “Kapağı kapattığımda” seçeneğini görecek, buna ek olarak pilde ve şarja takılıyken kullanım olarak iki ayrı seçenekle karşılaşacaksınız.

Güç düğmesi, elbette bilgisayarı açmak için kullandığınız düğmedir. Klavyenizde uyku düğmesi bulunmayabilir. Yine de ay simgesi şeklinde bir tuş arayabilirsiniz. Laptoplarda ise, uyku düğmesi, Fn tuşuna basıp, bir başka tuşun da yardımıyla kullanılabilir. Yine de, bilgisayarınızda veya klavyenizde böyle bir tuş olmama ihtimali de vardır.

Eğer böyle bir durumla karşılaşır ve bilgisayarınıza uyku tuşu atamak isterseniz, kendi kısayolunuzu yaratabilirsiniz.

Öncelikle, masaüstüne gidip, sağ tıklayarak yeni bir kısayol oluşturun. Karşınıza çıkacak pencerede, istediğiniz işlem için aşağıdaki komutları yazın.

Kapama: Shutdown.exe -s -t 00
Yeniden başlatma: Shutdown.exe -r -t 00
Kilit: Rundll32.exe User32.dll,LockWorkStation (Bu seçenek 64bit sistemlerde çalışıyor, buna ek olarak Windows Tuşu + L kombinasyonu da bilgisayarınızı kilitleyecektir.)
Uyku modu: rundll32.exe powrprof.dll,SetSuspendState 0,1,0
Bu ayarları kontrol etmek için, Windows 7’de Başlat’a bastıktan sonra cmd yazın ve cmd.exe’ye sağ tıklayarak Yönetici olarak çalıştırın. Windows 8’de de sağdaki Arama kısmına gidip, yine cmd yazdıktan sonra yine sağ tıklayarak Yönetici olarak çalıştırın.

Çıkan komut istemine, “powercfg -hibernate off veya powercfg -hibernate on yazıp Enter’a basın.

Artık kısayolumuzu yarattık. Şimdi bunu klavyede bir tuş kombinasyonu hâline getireceğiz. Kısayola sağ tıklayıp, Özellikler’i açın. Özellikler’deki sekmelerden Kısayol kısmına gelin. Orada da Kısayol tuşu kısmına gelip bir tuşa basın. Windows otomatik olarak o tuşu Ctrl+Alt ile birleştirecek ve yanlışlıkla bilgisayarınızı kapatma ihtimalini azaltacaktır.

Böylece bilgisayarı kapamak, yeniden başlatmak, kilitlemek veya uyku moduna almak için nasıl kısayol tuşu atayacağımızı görmüş olduk. Umuyoruz faydalı olmuştur.

Bilgisayara nasıl Android kurulur?

Windows 8’in tabletlere uygunluğu manşetlerden inmiyor inmesine ama yepyeni bir cihaz türünde üstünlüğünü artırmaya çalışan tek işletim sistemi Windows değil. PC pazarının acı çektiği şu dönemde, bir zamanlar yalnızca Windows ile çalışan bilgisayarları yapan üreticiler gün geçtikçe daha güçlü cihazlar için Google’ın Android işletim sistemine dönüyorlar. Hibrid bilgisayarlar, hepsi bir aradalar, fazla ucuz Droidbook’lar ile Android iyice hayatımıza giriyor.

Ama bir saniye. Android akıllı telefonlar için değil miydi? İlk Android’li laptop’lar da hayal kırıklığı yaratmamış mıydı? Peki Android’in PC benzeri bir ortamda nasıl performans göstereceğine dair kafaları kurcalayan çok soru yok muydu?

Hepsinin cevabı evet.

Ama ilgi çekici Android-x86 projesi, Google’ın açık kaynak işletim sistemini, akıllı telefonlar ve tabletlerde yaygın olan ARM işlemcilerden, bilgisayarlarımızdaki x86 çiplere geçirerek, bu tarz bir bilgisayara para dökmeden önce Android ile neler yapabileceğinizi gösteren müthiş bir proje olmuş. Android bilgisayar almak gibi bir planınız olmasa bile, bilgisayarınızda Android ile oynamak gerçekten eğlenceli.

Peki Google’ın mobil cihazlara yönelik işletim sistemi, nasıl mobil olmayan kocaman bir bilgisayarda çalışıyor? Sanal makinenizde Android ile test sürüşü yaptıktan sonra gayet iyi anlayacaksınız.

NEDEN SANAL MAKİNE?
Öncelikle sanal makinelerin, fiziksel olanlara göre biraz daha cansız olduğunu kabul etmek gerekiyor ve Android’i bilgisayarınızın sabit diskine de kurabilirsiniz evet, ama bu işletim sistemini çift yüklemeyle bile kullanmanızı önermiyoruz. Android-x86 projesi, Asus ve Lenovo Thinkpad gibi spesifik cihazlar için farklı ISO dosyaları sunarak, işletim sistemine donanım desteğini ayarlıyor. Buna rağmen Android’i sanal makineye kurmak kesinlikle ikinci bir işletim sistemi olarak kurmaktan daha ağrısız bir yöntem.

Kararınızı verdiyseniz, bir sanal makine yazılımına ihtiyacınız olacak. Biz Oracle’ın gayet başarılı ücretsiz VirtualBox yazılımı ile, Android-x86 projesinin son çıkan ISO dosyasını kullandık. Eğer laptop modeliniz için yüklenmiş bir ISO görürseniz, direkt indirin.

2

Gerekli tüm yazılımları indirdikten sonra, VirtualBox’ı açın ve karşınıza çıkacak büyük mavi Opentuşuna basın. Create a Virtual Machine penceresi karşınıza çıkacak. Dijital Android bilgisayarınıza istediğiniz ismi verin. Ardından işletim sistemi olarak Linux’u, sürüm olarak da Linux 2.6’yı seçin. İlerleyin.

Karşınıza çıkacak ayarlar ekranında, sanal makinenizin donanım özelliklerini ayarlamanız gerekiyor. Mümkünse en az 512 MB RAM vermeye çalışın. Android-x86, kısıtlı kaynağa sahip bir bilgisayarda 256 MB RAM ile de çalışabilir. Ancak ne kadar bellek verebilirseniz, göreceğiniz performans da o kadar iyi olacaktır. Yine de Android’e çok fazla bellek verirseniz, bu sefer sanal makine çalışırken kendi bilgisayarınız zorlanacaktır.

Ardından Create a virtual hard drive seçeneği ile bir sanal hard disk oluşturun, dilerseniz daha fazla alan ekleyebilirsiniz ancak Android aslında telefonlar için yapıldığından, pek fazla alana gerek duymayacaksınız. Artık VirtualBox yöneticisinde sanal makineniz hazır.

4

Şimdi ise, Android-x86 ISO dosyanızı sanal makineye göstermek gerekiyor. VM manager kısmındaki Storage tuşuna basın ve açılan pencerede çeşitli özellikler seçeneğini açmak içinController:IDE’nin altındaki Empty kısmını seçin. Sonrasında “CD/DVD Drive” yazısının sağındaki disk ikonuna tıklayın ve aşağı doğru açılan menüden Choose a virtual CD/DVD disk file kısmını seçin. Sonrasında kendi hard diskinizden Android-x86 ISO dosyasını sanal makineye yükleyip OKtuşuna bastığınız zaman işlem tamamlanıyor.

5

Yine de tam olarak bitmedi. Audio seçeneğine gelip, açılan penceredeki menüden “Audio Controller” kutusundan ICH AC97’nin seçilmesi gerekiyor. Varsayılan olarak Soundblaster 16seçeneğinde bırakırsanız, Android sanal makinenizin sesi düzgün çalışmayacaktır.

Buraya kadar her şey tamamsa, artık bilgisayara Android kurmaya hazırız demektir.

Yine de tam olarak bitmedi. Audio seçeneğine gelip, açılan penceredeki menüden “Audio Controller” kutusundan ICH AC97’nin seçilmesi gerekiyor. Varsayılan olarak Soundblaster 16seçeneğinde bırakırsanız, Android sanal makinenizin sesi düzgün çalışmayacaktır.

Buraya kadar her şey tamamsa, artık bilgisayara Android kurmaya hazırız demektir.

6

VirtualBox’ın sol panelindeki Android-x86 VM’e basın ve sonra büyük yeşil Start okuyla işleme başlayın. Karşınıza çıkan kutucuklarda OK tuşuna bastıktan sonra, kurulum süresince Mouse kullanamayacağınızı fark edeceksiniz. Insallation kısmına gelmek için ok tuşlarını kullanın ve ardından Enter’a basın. Çıkacak ekranda Create/modify partitions kısmında seçim yapmak için de Enter’a basın.

7

Grafik arayüzlere alışık biriyseniz, şimdiki menü sizi biraz zorlayabilir ancak korkacak bir şey yok. Bu menüde New kısmına gelin ve yine Enter’a basın. Partition türü olarak Primary’i seçin ve yeniden Enter’a basarak bölümü varsayılan boyutuna ayarlayın. Karşınıza yeni bir ekran gelecek.

8

Bootable seçeneğine gelip Enter’a basın, bununla birlikte Flags kısmının altında, bilgisayar adının yanına bir Boot eklenmesi gerekiyor. Bu da olduktan sonra Write seçeneğine gelin. Bunun ardından bir uyarı çıkacak ve diske yazdırmanın, diskte olan verileri sileceği söylenecek. Önemi yok. Zaten sanal makinedeyiz. Yes yazın ve Enter’a bir daha basın.

9
Quit seçeneğine gelin ve Enter’a basarak Choose Partition ekranına dönün. Artık ekranda sanal makinede oluşturduğumuz “sda1” bölümünü göreceksiniz. Yine Enter’a basın. Format seçenekleri karşınıza çıkacak. Ext3 seçeneğine gelip Enter’a basın ve format atıp atmamak istediğinizi soran soruya Yes cevabı verin.

10

Ardından boot loader GRUB’u yüklemek isteyip istemediğiniz sorulacak, istiyoruz. Ayrıca sorulduğu zaman /system dizinini read/write olarak yüklüyoruz.

11

Ve beklediğimiz ekran karşımızda. Run Android-x86.



12

Şimdi, nasıl bir Android telefon veya tablete işletim sistemini kuruyorsanız, aynı şekilde kuracağız. Oldukça açık bir süreç ve Andoid-x86 sanal makinenizi Google hesabınıza bile bağlayabiliyorsunuz. Ama bundan önce, mouse imlecini ekrana almanız gerekiyor, çünkü dokunmatik ekrana özel bir işletim sistemini klavyeyle kontrol etmek çok can sıkıyor.

13

VirtualBox’ın üst menüsündeki Machine kısmına gelin ve Disable Mouse Integration’ı seçin. Diyalog kutuları açılabilir, açılırsa devam ederek hepsini geçin. Mouse integrasyonunu devre dışı bırakarak, mouse’un öncelikli işletim sistemini mi, yoksa Android-x86’yı mı kontrol edeceğini belirleyebilirsiniz. Klavyenin sağındaki Ctrl tuşuna basarak, iki işletim sistemi arasında geçiş yapabilirsiniz. Android ekranında kaydırma yapmak için, mouse’a basılı tutup hareket ettirin.

Bunu da hallettiğimize göre, artık bilgisayarınızda Android’in keyfini çıkarabilirsiniz.

Öncelikle kusursuz bir Android deneyimi beklemeyin. Google hesabınızdaki uygulamaları sanal makineye senkronize edemiyorsunuz. Ancak Android-x86, Google Play yüklü olarak geliyor ve denediğimiz çoğu uygulamanın gayet iyi bir şekilde çalıştığını söyleyebiliriz. Ayrıca dokunmatik ekrana sahip laptoplarda da sanallaştırılmış işletim sistemi çalışmıyor. Ve performansı da ne kadar RAM verirseniz verin, bazen yavaşlamalara sebep olabiliyor.

14

Bunlarla birlikte, Android’i bilgisayarda denemenin insanı iyi hissettirdiğini de söylemeliyiz. Android’li laptoplarda neler yapılabileceğini göstermek açısından iyi bir deney oluyor. Sonuç kusursuz olmasa da, kendi başınıza deneyip görebiliyorsunuz ve bu deneme sonucunda da hoş bir şekilde şaşıracağınızı söyleyelim. Android büyük ekranlar için yapılmamış olsa da, akıllı telefonlara özel uygulamaların gayet iyi çalıştıklarını görmek hoşunuza gidecektir. Hepsine ek olarak Android Gmail uygulamasının da gerçekten muhteşem olduğunu belirtelim.

Resmi yazıya ve yazıyı resme dönüştürmek

Bu paragraftaki herhangi bir kelimenin üstüne iki kez tıklayın. Tarayıcınız kelimeyi seçecektir ve siz de onu kopyalayıp kelime işlemcinize ya da e-mail programınıza yapıştırabileceksiniz. Bir de herhangi bir resimdeki bir kelimenin üzerine çift tıklamayı deneyin, bu sefer işe yaramadığını göreceksiniz. Kullanıcı açısından çok net olmasa da dijital ortamda metinlerle, metne benzer resimler arasında büyük bir fark vardır. Neyse ki çeşitli yollarla ikisini de birbirine dönüştürmeniz mümkün.

Bu durumda metni, .jpg ya da .png gibi görüntü formatlarına dönüştürerek işe başlayabiliriz. Eğer Microsoft Word kullanıyorsanız bunu yapmak oldukça kolay olacaktır. Şimdi fotoğraflamak istediğiniz metni seçin ve onu kopyalamak için klavyenizden CTRL+C tuşlarına basın. Sonrasında Windows’un ücretsiz resim programı olan Paint’i açın, CTRL+V’ye basıp metni resim olarak kopyalayın ve kaydedin.

Maalesef, bunu her kelime işlemcisiyle birlikte yapmak mümkün olmayabilir. Aslında bildiğim kadarıyla bu sadece Word’le yapılabiliyor. Eğer farklı bir programda yazıyorsanız, ekran görüntüsünün herhangi bir kısmını resme dönüştürüp kaydetmek için Windows’un ekran alıntısı aracını kullanabilirsiniz. Windows sürümünüz eskiyse ve Ekran Alıntısı Aracı’nı desteklemiyorsa, kolayca klavyenizdeki PrintScreen tuşuna basıp görüntüyü Paint ya da başka bir resim programına yapıştırabilirsiniz. Bu işlem tüm ekran görüntüsünü kopyalar ama siz isteğinize göre resmi kesebilirsiniz.

onenote

Şimdi de resimden metin nasıl çıkarılıyormuş ona bakalım. Bu işlem için bir optik karakter tanıma (OCR) yazılımınız olmalı ama bu tarayıcıya ihtiyacınız olduğu anlamına gelmez. Office’in son sürümleriyle gelen Microsoft OneNote programınız varsa, optik karakter tanıma yazılımına sahipsiniz demektir. Fotoğrafınızı kopyalayıp OneNote’a yapıştırın ve ardından yapıştırdığınız resmin üzerine farenin sağ tuşuyla tıklayıp “fotoğraftan metin kopyala”yı seçin. Metniniz geçici taşıma panonuza taşınacaktır, yani artık onu istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.

OneNotu’unuz yoksa da üzülmeyin, onun da çaresi var. Ücretsiz çevrimiçi optik karakter tarama servisini kullanabilirsiniz. Kolayca resminizi yükleyip insan olduğunuzu onaylayan güvenlik kodunu girdikten sonra dosyayı gönder’e tıklayın. Metin çerçeve içinde istediğiniz yere yapışacak şekilde ekranda görünecektir.

Google+ hesabı nasıl silinir?

Google+, Facebook ve Twitter gibi etkin güç sayabileceğimiz sosyal medya servislerinden popülerlik açısından gerisinde kalıyor. Eğer siz de benim gibiyseniz yani üçüncü bir hesapla başa çıkamayacağınızı düşünüyorsanız Google+ hesabınızı, Gmail gibi diğer Google servislerine veda etmeden, istediğiniz zaman silebilirsiniz.

Google hesabınızla plus.google.com/downgrade/ adresine giriş yaparak direkt olarak tek tıkla Google+ hesabınızı içerdiği tüm verilerle birlikte silebiliyorsunuz.

Google hesabınızı tamamen silmekle aynı zamanda Gmail ve Youtube gibi Google servislerini de silmiş olursunuz bu yüzden Google ile tamamen işiniz bitene kadar o linke dokunmak istemezsiniz. Odak noktanız Google+ olduğu için Profili silin ve ilgili Google+ özelliklerini kaldırın linkine tıklamanız yeterli.

Diğer aşamada, size Google+ içeriklerini yani çerçevelerinize eklediğiniz kişileri ve Google+ ile gönderdiğiniz şeyleri ya da Google profilinizin tamamını silip silmek istemediğinizi sorulacak. Google profilinizi silmek Google+ hesabınızı kaldıracaktır ve profilinizi gerektiren tüm servisleri kullanmaktan sizi alıkoyabilir. Eğer sizin için sorun yoksa Google profilini tamamen sil linkine tıklayın, hesabın silindiğinde geri döndürülemeyeceği hakkında bilgilendiren kutucuğu işaretleyin ve Seçilen servisleri kaldıra tıklayın.

PC’nizdeki dosyalara uzaktan ulaşmanın iki kolay yolu

Bilgisayarınızdaki bir dosyaya ihtiyacınız var ama onu Dropbox’a atmayı mı unuttunuz? Uzaktan erişim için bir yedek plan yardımcı olabilir.


Tüm cihazlarınız arasında dosyaların senkronizasyonu, ancak dosyaları doğru yere yerleştirmeniz kadar yararlıdır. Bu yokken kritik dosyalara uzaktan erişim sağlamak için bir yedek planınız olması kullanışlıdır.

Potansiyel bir çözüm olarak daha önce Chrome Remote Desktop’a bakmıştık. Şimdi ise günlük rutininizin zaten bir parçası olabilen uygulama ve servisleri kullanarak dosyalara erişim sağlamanın iki farklı yoluna bakacağız.

Telefondan PC’ye

remotefiles
PushBullet Remote Files adlı yeni bir uzaktan erişim özelliğine sahip

Popüler medya paylaşım uygulaması Pushbullet uzun özellikler listesine yakın zamanda cihazlar arasında dosya alışverişi için uzaktan erişimi ekledi. Remote Files adlı bu yeni özellik PC’nizdeki dosyalara Android cihazınızdan erişim imkanı tanıyor.

Remte Files’ı kullanmak için telefonunuz üzerinde Pushbullet’ın Android uygulamasına ve tabi Pushbellet’ın masaüstü programına ihtiyacınız var; browser eklentisi burada işe yaramıyor.

Her iki uygulama çalışır durumdayken masaüstü programını açın ve Setting’e gidin. Ardından aşağı inerek “Remote Files access” yanındaki kutuyu işaretleyin.

Bundan sonra telefonunuzun bilgisayarın erişim için hazır olduğunu anlamasını sağlamak için birkaç dakika verin. Ardından telefonunuz üzerinde Pushbullet’ı açın, sol üst köşedeki “hamburger” menü ikonuna basın ve açılır navigasyon panelinden Remote Files’ı seçin. Burada bilgisayarınızın adını görmelisiniz. Üzerine bastığınızda kullanıcı hesabınızda kayıtlı dosyalara tam erişime sahip olacaksınız. (Pushbullet’i kullanarak sistem dosyalarına erişemezsiniz.)

Telefonunuzun dosyalara uzaktan erişebilmesi için Pushbullet’ta aklınızda bulundurmanız gereken tek şey PC’nizin açık ve Internet’e bağlı olma zorunluluğudur.

Remote Files ücretsiz ama dosya transferinde 25 MB limiti var ve firma özelliği aylık bazda kısıtlı olarak ((ama transfer miktarı henüz belirsiz)) kullanabileceğinizi söylüyor. Yıllık 40 dolar, aylık ise 5 dolara pro hesabına geçerek bu kısıtlamalardan kurtulabilirsiniz.