• If this is your first visit, be sure to check out the FAQ by clicking the link above. You may have to register before you can post: click the register link above to proceed. To start viewing messages, select the forum that you want to visit from the selection below.

Duyuru

Gizle
No announcement yet.

Polis yanlış tahminde bulunmuş

Gizle
X
 
  • Filtrele
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Sil
new posts

  • Polis yanlış tahminde bulunmuş

    Yedi kişiyi zevk için öldüren seri katiller Yiğit Bekçe (sağ altta) ve Mehmet Karahasan'ın polisin yaptığı yanlış tahmin nedeniyle yakalanamadığı ortaya çıktı.

    Polis, Kocaeli mahkemesinden aldığı yetki ile 21 Ekim'de Bekçe ve Karahasan'ın cep telefonlarını izlemeye aldı. Zanlıların Adana'da olduğu tespit edilerek Adana ve Mersin polisi alarma geçirildi. Ancak zanlılar arabalarını burada yakarak izlerini kaybettirdi. Cep telefonu takibi zanlıların Ankara'ya yönüne geldiğini gösterdiği için polis, otobüsle de gelme olasılığını göz önünde bulundurarak hemen müdahalede bulunmadı ve tedbir aldı. Zanlıların Bursa'ya gideceği tahmininde bulanan polis, Bolu'da zanlıları beklemeye başladı.

    Ancak zanlılar Bursa yerine Ankara'ya gitti. Polisin tahmininin yanlış çıkması nedeniyle zanlılar daha geç yakalanabildi.
    Emniyet Genel Müdürlüğü sözcüsü İsmail Çalışkan ise zanlıların izlediği güzergahların müfettişler tarafından inceleneceğini söylemişti.


    canilerin resimleri

    alıntı hürriyet

  • #2

    Seri katiller tek kişilik hücreye alındı

    Çeşitli illerde işlenen seri cinayetlerle ilgili tutuklanan Mehmet K. ve Yiğit B, güvenlik gerekçesiyle Sincan L tipi cezaevinden F tipi cezaevine nakledildi.

    Ankara'nın Gölbaşı ilçesinde 24 Ekim Salı günü tutuklanan zanlıların, cezaevindeki durumlarıyla ilgili yapılan değerlendirmenin ardından F tipi cezaevine nakledilmelerine karar verildi. Mehmet K. ve Yiğit B, ayrı ayrı Sincan'daki F-1 ve F-2 cezaevlerine konuldu. Zanlıların bu cezaevlerinde tek kişilik koğuşlara yerleştirildiği öğrenildi.


    alıntıhürriyet

    Yorum yap

    • #3

      Çalışkan: Seri cinayetlerde polisin ihmali yok

      Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü İsmail Çalışkan, Kocaeli, Bursa, Sakarya, Mersin ve Ankara'da 7 kişinin öldürülmesi olayının faillerinin yakalanmasına ilişkin polisin herhangi bir kusurunun olup olmadığına dair Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından inceleme ve araştırma başlatıldığını bildirdi. Çalışkan, “Polisin bu olayda herhangi bir ihmalkarlık ya da tedbirsizlik gösterdiğini düşünmüyorum” dedi.


      Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü İsmail Çalışkan, Kocaeli, Bursa, Sakarya, Mersin ve Ankara'da 7 kişinin öldürülmesi olayının faillerinin yakalanmasına ilişkin polisin herhangi bir kusurunun olup olmadığına dair Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından inceleme ve araştırma başlatıldığını bildirdi.

      Haftalık bilgilendirme toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Çalışkan, seri cinayet zanlılarının yakalanması konusunda bir koordinasyon eksikliğinin olup olmadığının sorulması üzerine, bu konuyla ilgili çarşamba gününden itibaren bir inceleme ve araştırma başlatıldığını söyledi. Çalışkan, bu kişilerin geçtiği güzergahlarda görev alan polislerin herhangi bir eksiklik ya da aksaklığa meydan verip vermediklerinin yapılacak incelemeden sonra ortaya çıkacağını ifade etti.

      Söz konusu kişilerin yakalanmasıyla ilgili yapılan işlemler sırasında bir hukuki veya fiziki eksikliğin de araştırılacağını belirten Çalışkan, ilk cinayetin Kocaeli'de saat 07.00 sıralarında emniyete intikal ettiğini, ilk etapta bu kişilerin kullandığı araçların plakasının tespit edilemediğini ifade etti.



      İkinci cinayetin ardından Kocaeli'den bir polis ekibinin Bursa'ya gönderildiğini, üçüncü cinayetten sonra da bir polis ekibinin Adapazarı'na çıkarıldığını anlatan Çalışkan, “Cinayet olaylarıyla ilgili jandarmayla birlikte çalışmalara başlanıldı. Otonun plakası ve şahısların kimliği tespit edildikten sonra tüm Türkiye'ye bu kişilerin yakalanması için faksla talimat gönderildi” dedi.

      Hatay'da tespit edilen aracın yakılmasının ardından Mersin'de bir oto gaspının gerçekleştirilerek 1 kişinin öldürülmesinden sonra teknik çalışmalara da ağırlık verildiğini kaydeden İsmail Çalışkan, tüm bu çalışmalar sırasında görevde bir aksama olup olmadığının emniyet müfettişleri tarafından yapılacak çalışmadan sonra ortaya çıkacağını tekrarladı. Müfettişlerin tüm olayları tek bir elden inceleyeceğini vurgulayan Çalışkan, polisin olayı haber aldıktan sonra jandarma ile sürekli işbirliği halinde çalıştığını kaydetti.

      “POLİSİN İHMALKARLIK GÖSTERDİĞİNİ DÜŞÜNMÜYORUM”

      Çalışkan, bir başka soru üzerine, “Polisin bu olayda herhangi bir ihmalkarlık ya da tedbirsizlik gösterdiğini düşünmüyorum” dedi.

      Bir gazetecinin, İstanbul'da kullanılan “mobese” kamera sisteminin otoyollara konulması durumunda söz konusu kişilerin bazı cinayetleri işlemeden yakalanmalarının mümkün olup olmadığını sorması üzerine de Çalışkan, mobese sisteminin diğer illerde de yaygınlaştırıldığını kaydetti.

      “KORUMA TALEBİ DEĞERLENDİRİLECEK”

      Zanlılardan birinin ailesinin can güvenlikleri olmadığı gerekçesiyle koruma talebinin bulunduğunun hatırlatılması üzerine de Çalışkan, bu konunun Yalova Emniyet Müdürlüğü tarafından değerlendirileceğini ifade etti.

      Zanlıların çok sayıda sabıkasının bulunduğu, bu kişilerin cezalarını çekmediği ya da örtülü aflarla serbest kaldığını belirten bir gazeteciye de Çalışkan, “Polisin görevi, suç olmadan önlemeye çalışmak, olduktan sonra da zanlılarını yakalayıp adalete teslim etmektir. Benim daha sonrası için yorum yapmam söz konusu olamaz” karşılığını verdi.

      Kolluk güçleri arasında zanlıların yakalanması ile ilgili “bilgi kıskançlığı” olup olmadığı yönündeki soru üzerine de İsmail Çalışkan, polisin elde ettiği her türlü bilgiyi hem kendi meslektaşlarıyla, hem de jandarmayla paylaştığını bildirdi.

      YİMPAŞ YÖNETİM KURULU BAŞKANI UYAR

      YİMPAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Dursun Uyar hakkında İnterpol tarafından arama kararı çıkarıldığı hatırlatılarak, bu kişinin neden yakalanmadığının sorulması üzerine de Çalışkan, konuyla ilgili 22 Ekim'de Emniyet Genel Müdürlüğünün bir açıklama yaptığını söyledi.

      Dursun Uyar hakkında Almanya'nın İnterpol kararıyla difüzyon çıkarttığını, bu kararın Emniyet Genel Müdürlüğü İnterpol Dairesine geldiğini ve kararın Adalet Bakanlığı'na iletildiğini belirten Çalışkan, Adalet Bakanlığı'nın söz konusu şahsın Türk vatandaşı olması nedeniyle dosyasının istenerek Türkiye'de yargılanmasına dair dava devri yönünde görüş bildirdiğini kaydetti. Çalışkan, Adalet Bakanlığı'nın bu görüşünün İnterpol tarafından Almanya'ya iletildiğini de belirtti.

      Van'da babasına teslim edildikten sonra öldürülen genç kızla ilgili soru üzerine de Çalışkan, bu kişinin savcılık talimatıyla babasına teslim edildiğini, ancak teslim edildikten sonra öldürüldüğünün ortaya çıktığını kaydetti. Çalışkan, ”Bu, Türkiye'nin yaşadığı sosyal bir yaradır. Bu konuda da eksiklikler varsa giderilmelidir” dedi.


      alıntı haber hürriyet

      Yorum yap

      • #4

        Bunlar da Denizli'nin seri katilleri

        Çeşitli illerde 7 kişinin öldürülmesiyle yeniden gündeme gelen seri cinayetler, Denizli'de 1986 ve 1994'de 2 kez yaşandı.

        İlk seri cinayeti 9 Ağustos 1986 yılında Çal ilçesine bağlı Dağmarmara köyünde Nurettin Akşit (46) işledi. “Çal Canavarı” olarak anılan Akşit, sevdiği kız N.A'nın başkasına verilmesi üzerine bağ evlerine baskın düzenleyerek Hasan Ali A, eşi Hatice A, akrabaları Hanım Akcan, Medine Akcan, Ayşe Ünal, Yıldıray Ünal, Emel Ünal, Şükrü Ünal ve Ecevit Ünal'ı vahşice öldürmüştü.

        Cinayetlere yangın süsü vermek için, daha sonra üzerlerine gazyağı döktüğü cesetleri yakmıştı.
        Akşit, 17 yıl cezaevinde yattıktan sonra Şartla Salıverme Yasası'ndan yararlanarak tahliye edilmiş, 2003 yılının ağustos ayında seri cinayetleri işlediği Dağmarmara köyüne gelince, üniversite öğrencisi Adnan Ünal tarafından öldürülmüştü.

        ÇİVİCİ KATİL

        Denizli'de bir başka seri cinayetler ise Bozkurt ilçesine bağlı Çambaşı köyünde işlenmişti.

        TEDAŞ'ta çalışırken 31 bin 500 voltluk elektrik akımına kapılan ve bu nedenle rahatsızlık geçiren Süleyman Aktaş, ilk cinayetini 1986'da Antalya'da işlemiş ve komiser Nuri Keskin'i tabancayla vurarak öldürmüştü.

        Şizofreni teşhisi konulan ve 4,5 yıl cezaevinde kalan Aktaş, 1994'de Çambaşı köyünde Ayşe Güneş, İsmail Güneş, Rukiye Kocatepe, Ramazan Kocatepe ve Yıldırım Kılıç'ı boğarak ve kafalarına çivi çakarak katletmişti.

        “Çivici Katil” olarak anılan Aktaş, halen Manisa Akıl ve Ruh Hastalıkları Hastanesinde tutuluyor.




        alıntı hürriyet

        Yorum yap

        • #5

          Oğlum asılmalı

          Arkadaşı Yiğit Bekçe ile birlikte uyuşturucu alıp "zevk için" 7 kişiyi öldüren Mehmet Karahasan’ın babası Osman Karahasan, "Düşündükçe çıldırıyorum. Masumları öldüren oğlumun asılmasını istiyorum. Keşke cinayetlerden sonra intihar etseydi" diye konuştu.

          YETMİŞ üç saat içinde arkadaşı Yiğit Bekçe ile 7 masum insanı öldürdükten sonra yakalanan Mehmet Karahasan’ın babası Osman Karahasan, yaşanan olaylara "hálá inanamadığını" söyledi. Düşündükçe çıldırma sınırına geldiğini dile getiren baba Osman Karahasan, "Çok acı bir olay. Masum 7 kişiyi katlettiler. Onlar ekmek parası için uğraşıyorlardı. Suçsuzdular. Hiç yere öldürüldüler. Geride yetim ve dul kadınlar bıraktılar, ideallerine ulaşamadılar. Bundan daha acı bir olay olamaz" dedi. Günlerdir uyumadığını dile getiren yaşıl adam, sözlerini şöyle sürdürdü:

          BİR BABANIN İSTEĞİ

          "Oğlum Mehmet’in ve Yiğit’in asılmasını istiyorum. Bunlara bu ceza yakışır. Bir baba için de herhalde bundan daha acı bir istek olamaz. Ama onlar bu cezayı hak ettiler. Masumları öldüren Mehmet’ten utanıyorum. Keşke cinayetlerden sonra intihar etseydi."

          Ölenlerin yakınlarından oğlu adına bir kez daha özür dileyen Osman Karahasan, "O masum ve zavallı insanların anne, baba, eş, çocuk ve akrabalarına başsağlığı diliyorum" dedi. Yaşanan bu olaylardan sonra eşinin, çocuklarının ve gelininin haklı olarak korktuğunu belirten Osman Karahasan, Yalova Cumhuriyet Savcılığı’na başvurarak güvenlikleri için tedbir isteyeceklerini sözlerine ekledi.



          alıntı hürriyet

          Yorum yap

          • #6

            Yiğit’i katil olsun diye doğurmadım

            ARKADAŞI Mehmet Karahasan ile Bursa’dan başlayan seri cinayetlerini, Ankara’da sürdürürken yakalanan 29 yaşındaki Yiğit Bekçe’nin annesi Emine Bekçe, "Ben onu katil olsun diye doğurmadım. Cezası neyse çeksin" dedi.

            Oğlunun Bursa’da işlediği ilk cinayetinin ardından, Yalova’daki nişanlısı ile hiçbir şey olmamış gibi konuştuğunu belirten Emine Bekçe, oğlunun katil olduğunu televizyondan öğrenince dünyasının yıkıldığını açıkladı. Sakinleştirici iğnelerle ayakta durabildiğini anlatan Emine Bekçe, şunları anlattı: "Evlilik hazırlığı yapıyor, tüm kötülüklerin geride kaldığını söylüyordu. Her şey, Mehmet Karahasan ile tanışmasından sonra yaşandı. Oğlumu cinayetlere sürükleyen Mehmet bir akşam eşi ve çocuğuyla bize iftara geldi. Sonra olanlar oldu. Ölenlerin yakınlarına başsağlığı dilerim. Yiğit, cezası neyse çekmeli."

            Babası Naci Bekçe’nin 1998 yılında öldürülmesinden sonra 21 yaşında olan oğlunun Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde psikolojik tedavi gördüğünü, sağlığına kavuştuğunu kaydeden Emine Bekçe, yaşadıklarının her gece rüyasına girdiğini kaydetti.



            alıntı hürriyet

            Yorum yap

            • #7

              Katillere yeni avukat


              Vicdanımız elvermiyor diyerek CMK avukatlarının bıraktığı iki seri katilin savunması için Ankara Barosu’nca yeni avukat görevlendirilecek. Türkiye Barolar Birliği Başkanı (TBB) Başkanı Özdemir Özok, baronun görevlendirdiği CMK avukatlarının bu görevi yapmak zorunda olduklarını söyledi. Özok, "Türkiye’de hiçbir sanık suçlarının boyutu ne olursa olsun savunmasız kalamaz. Savunmaları mutlaka yapılacaktır. Başka avukat görevlendirilir. Bu Avrupa İnsan Haklası Sözleşmesi’nin 6. maddesindeki adil yargılanma ve adalete erişim hakkının da bir gereğidir" dedi. Özok, şu değerlendirmeleri yaptı:

              "Bu iki arkadaşımızın insani duygularına bir şey söylemiyorum. İtham da etmiyorum. Ama bir Barolar Birliği başkanı olarak şunu söylüyorum. Bir hüküm savunmasız kurulamaz. Savunmasız yargı eksik yargıdır."


              alıntıhürriyet

              Yorum yap

              • #8

                1944 kilometrede kimler sorumlu

                CHP Grup Başkanvekili Kemal Anadol, 7 kişiyi öldüren iki katilin hiçbir kontrol noktasına takılmadan 1944 kilometre yol katetmelerini Meclis gündemine getirdi. Anadol, İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu’nun cevaplandırması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu soru önergesinde, Bursa’dan başlayarak Sakarya, İzmit, Mersin ve Ankara’da 7 kişiyi öldüren Yiğit Bekçe ve Mehmet Karahasan’ın eşkallerinin ve kullandıkları araçların plakalarının belli olmasına rağmen yakalanmamasının, vatandaşlarda bazı şüphelere yol açtığını vurguladı. Anadol, Aksu’ya şu soruları yöneltti:

                Cinayeti işleyenlerin geçtiği 1944 kilometrelik yol güzergahında kaç trafik ve güvenlik kontrol noktası var? Bu kişiler herhangi bir kontrol noktasında durduruldu mu?

                Plakaları ve eşkalleri belli bu kişilerin 1944 kilometrelik yolculukları boyunca gözden kaçmasında ihmali ya da sorumluluğu olan personel hakkında soruşturma başlatıldı mı?

                Soruşturma sonunda görevi ihmal ya da sorumluluğu tespit edilen personel hakkında ne gibi işlem yapmayı düşünüyorsunuz?


                alıntıhürriyet

                Yorum yap

                Hazırlanıyor...
                X