sat share ile ilgili gerçekler,bilgiler,next ile (kullanıcı arkadaşlarla) ilişkisi.
sat share 3 sene kadar önce internet hizmetinin olmadığı yada sorunlu olduğu bölgeler için kafası öalışan koreliler tarafından bilhassa arabic bölge için tasarlandı ve yıllardır gündemdeydi,emunun bitme noktasında ethernetli cihazlar ve kart paylaşımı olayları gelişsede aynı anda fazla kullanıcının bağlanamaması,ethernetli cihaz gereksinimi ve server hereksinimi ,en önemliside internetin olmadığı alanlarda paylaşım yapmak için bu yöntem geliştirildi..source kaynakları twin tuner olarak geçtiğinden bu tür cihazlarda bu adla anıldı,seneler öncesinin açık reklemle satılan korax,yurtdışında satılan onlarca benzeri ,örn starsat vb yakın zamanda baff ile bu 2 tunerli cihazlar ortaya çıktı.tunerin birine data alınan uydu lnb si takılıyor ve diğer girişte normal uydu alıcısı olarak görev görüyor,bu sayede internet vb gerek kalmadan bir çanak ilavesiyle şifreli yayınlar izlenebiliyordu.. fakat o zamanlar emuyla beraber yürüdüğünden ve en önemlisi server sağlayıcılar ticari amaçla çalıştığından(tüm paylaşımda olduğu gibi) firmalar bu (twin protocol) 2 tunerli cihazları ayrı bir model olarak sundular..fta bir cihaz olmasına rağmen 200 dolar civarı satıldı,kimi 6 ay kimi 2 sene çalışan modeller oldu..
gerçekler...
bir uydu alıcısı 2 tunerli ve bu özellikle satıldığında kullanıcı hangi kanallar açılıyor ve ne kadar diye sorar ..uydu alıcııs üreticisi yada satıcısıda anlaştığı serverdeki o anki açık yayınların listesini verir....buraya kadar herşey güzeldir sorun server sağlayıcının uydu alıcılarını kontrol için kulllandığı ve genelde timer içeren bir kontrol çipi ile ilgili başlar,uydu alıcıları aynı tarihte satılamayacağından örn 9 ay sonra alan bir adamın 3 ay seyretmesi gibi sebeplerden ilk anda bir karışıklık olmasada sonradan başlandı..2 aşamada satışların miktarıyla gelindi...örn a firması 3000 cihaz sattı bu satış server maliyetini karşılamadı bu sebepten server aynı cihazları üreten ana firmaya hizmet sunarak değişik markalarda aynı cihazlar satışa başladı,ama ilk firma siparişi kesince yada 1 senelik süre dolunca serverden yaralanmak için cihaz başına para ödemek yerine zaten işi bittiğinden yeni bir model ve markayla bıkmadıysa tekrar başlar...yada başka bir firma servere bazı kanallar ekleterek başlar..ve serüven devam eder,açılır kapanır vb..
2. aşamada cihazların data aldığı uyduların yıllık sözleşmeleri biter ve üretici(yada server sağlayıcı) yıllık kirayı ödemez yada daha az maliyetli diğer uyduyu seçer,,cihazlar nereye satılacaksa o bölge amaçlı en az 3 uydu kirası yüksek maliyettir o yüzden genelde ortak tek uydu seçilir fakat bir süre sonra aynı cihazlar çakıştığından uydu değişikliklerine gidilir...
3 aşamada..sistem hava koşulları,yayın içeriği,data uydusunun bölgedeki alış sinyaline göre sorun çıkarmaya başlar,kesintiler olur kanallar gider ama asla yeni gelmez..genelde taklit kart olduğundan örn gama kart .sistem çökümlerinde serverdeki o pakette gider....
4: aşamada kartların süreleri dolar,sat share sisteminde her tp için bir kart zorunluluğu olduğundan)eskiden böyleydi yenisini bilmiyorum) aynı anda 5-6 kart değişim maliyetini kimse karşılamaz ve kanallar ya eksilir yada paketler değerine göre yavaş yavaş geri çekilir..
5. aşamada satışlar düşünce herkes suçu birbirine atar ,cihazda normal bir uydu alıcısı olarak devam eder..mantık düşünülürse data çanağı başka bir uyduya çevirilir ve ordaki fta lar izlenir..kullanıcıda o paketleri satın almış havasında şu gitti bu geldi şu kanal varmı bu kanal ne zaman gelecek der,cihaz satıcıları müşterilere satış yaparken garanti verdiklerinden firmaya baskı yapar,bekleyin der,yeni kanalar eklenmesini ve asla para ödenmemesini talep ederler oysa en basit haliyle emunu bir cihazı o gün açılan kanallarla bunları izlersin demek kadar saçmadır,eve gidildiğinde kalacak olanlar sadece koşullara bağlıdır kimse garanti veremez..
Doktor'dan alıntıdır
sat share 3 sene kadar önce internet hizmetinin olmadığı yada sorunlu olduğu bölgeler için kafası öalışan koreliler tarafından bilhassa arabic bölge için tasarlandı ve yıllardır gündemdeydi,emunun bitme noktasında ethernetli cihazlar ve kart paylaşımı olayları gelişsede aynı anda fazla kullanıcının bağlanamaması,ethernetli cihaz gereksinimi ve server hereksinimi ,en önemliside internetin olmadığı alanlarda paylaşım yapmak için bu yöntem geliştirildi..source kaynakları twin tuner olarak geçtiğinden bu tür cihazlarda bu adla anıldı,seneler öncesinin açık reklemle satılan korax,yurtdışında satılan onlarca benzeri ,örn starsat vb yakın zamanda baff ile bu 2 tunerli cihazlar ortaya çıktı.tunerin birine data alınan uydu lnb si takılıyor ve diğer girişte normal uydu alıcısı olarak görev görüyor,bu sayede internet vb gerek kalmadan bir çanak ilavesiyle şifreli yayınlar izlenebiliyordu.. fakat o zamanlar emuyla beraber yürüdüğünden ve en önemlisi server sağlayıcılar ticari amaçla çalıştığından(tüm paylaşımda olduğu gibi) firmalar bu (twin protocol) 2 tunerli cihazları ayrı bir model olarak sundular..fta bir cihaz olmasına rağmen 200 dolar civarı satıldı,kimi 6 ay kimi 2 sene çalışan modeller oldu..
gerçekler...
bir uydu alıcısı 2 tunerli ve bu özellikle satıldığında kullanıcı hangi kanallar açılıyor ve ne kadar diye sorar ..uydu alıcııs üreticisi yada satıcısıda anlaştığı serverdeki o anki açık yayınların listesini verir....buraya kadar herşey güzeldir sorun server sağlayıcının uydu alıcılarını kontrol için kulllandığı ve genelde timer içeren bir kontrol çipi ile ilgili başlar,uydu alıcıları aynı tarihte satılamayacağından örn 9 ay sonra alan bir adamın 3 ay seyretmesi gibi sebeplerden ilk anda bir karışıklık olmasada sonradan başlandı..2 aşamada satışların miktarıyla gelindi...örn a firması 3000 cihaz sattı bu satış server maliyetini karşılamadı bu sebepten server aynı cihazları üreten ana firmaya hizmet sunarak değişik markalarda aynı cihazlar satışa başladı,ama ilk firma siparişi kesince yada 1 senelik süre dolunca serverden yaralanmak için cihaz başına para ödemek yerine zaten işi bittiğinden yeni bir model ve markayla bıkmadıysa tekrar başlar...yada başka bir firma servere bazı kanallar ekleterek başlar..ve serüven devam eder,açılır kapanır vb..
2. aşamada cihazların data aldığı uyduların yıllık sözleşmeleri biter ve üretici(yada server sağlayıcı) yıllık kirayı ödemez yada daha az maliyetli diğer uyduyu seçer,,cihazlar nereye satılacaksa o bölge amaçlı en az 3 uydu kirası yüksek maliyettir o yüzden genelde ortak tek uydu seçilir fakat bir süre sonra aynı cihazlar çakıştığından uydu değişikliklerine gidilir...
3 aşamada..sistem hava koşulları,yayın içeriği,data uydusunun bölgedeki alış sinyaline göre sorun çıkarmaya başlar,kesintiler olur kanallar gider ama asla yeni gelmez..genelde taklit kart olduğundan örn gama kart .sistem çökümlerinde serverdeki o pakette gider....
4: aşamada kartların süreleri dolar,sat share sisteminde her tp için bir kart zorunluluğu olduğundan)eskiden böyleydi yenisini bilmiyorum) aynı anda 5-6 kart değişim maliyetini kimse karşılamaz ve kanallar ya eksilir yada paketler değerine göre yavaş yavaş geri çekilir..
5. aşamada satışlar düşünce herkes suçu birbirine atar ,cihazda normal bir uydu alıcısı olarak devam eder..mantık düşünülürse data çanağı başka bir uyduya çevirilir ve ordaki fta lar izlenir..kullanıcıda o paketleri satın almış havasında şu gitti bu geldi şu kanal varmı bu kanal ne zaman gelecek der,cihaz satıcıları müşterilere satış yaparken garanti verdiklerinden firmaya baskı yapar,bekleyin der,yeni kanalar eklenmesini ve asla para ödenmemesini talep ederler oysa en basit haliyle emunu bir cihazı o gün açılan kanallarla bunları izlersin demek kadar saçmadır,eve gidildiğinde kalacak olanlar sadece koşullara bağlıdır kimse garanti veremez..
Doktor'dan alıntıdır
Yorum yap