• If this is your first visit, be sure to check out the FAQ by clicking the link above. You may have to register before you can post: click the register link above to proceed. To start viewing messages, select the forum that you want to visit from the selection below.

Duyuru

Gizle
No announcement yet.

ATATÜRK İle İlgili Anılar

Gizle
X
 
  • Filtrele
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Sil
new posts

  • ATATÜRK İle İlgili Anılar

    Kral Edvard İstanbul'a geldiği zaman,yatından bir motora binerek Dolmabahçe Sarayına yanaştı.
    Atatürk rıhtımda onu bekliyordu.Deniz dalgalıydı.Kralın bindiği motor,inip çıkıyordu.
    İmparator rıhtıma çıkmak istediği bir sırada,eli yere değerek tozlandı.
    O sırada Atatürk elini uzatmış bulunuyordu.
    Bunu gören Kral bir mendille elini silmek istediği zaman Atatürk:
    -Yurdumun toprağı temizdir,o elinizi kirletmez,diyerek Kralı elinden tutup rıhtıma çıkardı.

    --------------------

    HAZIRIZ
    Günlerden birgün İtalyan Büyükelçisi, Atatürk ile görüsmek ister ve
    huzura kabul edilir.
    O zamanin muhtelif ekonomik-siyasi konulari hakkinda konusulduktan
    sonra, Büyükelçi :
    -Ekselans, dün Roma ile yapmis oldugum bir görüsmede hükümetimizin
    Hatay'i almak istedigi kararini size iletmem söylendi" der.
    Odada buz gibi bir hava eser. Ata, büyükelçiye birşeyler daha ikram
    eder ve iki dakikaliginina odadan ayrilir.
    Döndügünde ayaginda çizmeleri, üzerinde maresal üniformasi, belinde
    tabancasi vardir. Dogruca masasina gider, manyetolu telefondan Maresal
    Fevzi Çakmak'ın baglanmasini ister ve Çakmak' a:
    - Pasa, İtalyan dostlarimiz Hatay'a gelmek istiyorlarmis. Hazir
    miyiz?
    Fevzi Çakmak durumu anlar ve "biz haziriz Pasam" diye yanitlar...
    Ata, Büyükelçiye döner ve: "Biz hazirmisiz. Hükümetinize söyleyin, ne zaman
    isterlerse gelip Hatay'i alabilirler" der.

    --------------------

    Kurtuluş savaşından bir anı
    Izmir kurtuldu, cok tatli bir yorgunluk,Ankara'ya hareket edecekler. Ertesi gun kompartimanin kapisini calar yaveri, açar yorgun, bitkin, kravatini yikamaktadir Ataturk.

    Yaveri "ya pasam bu ne hal hic uyumadiniz herhalde niye boylesiniz" der.
    "Ya çocuk kompartimanima yastikla battaniye koymayi unutmussunuz. Kolumu yastik yaptim agridi setremi yastik yaptim usudum bende uyumadim kalktim" der.

    Yaveri; "aman pasam! Birimize haber vereydiniz hemen size bir yastikla battaniye getirirdik" der.
    Ve bir ulke kurtarmaktan donen komutan soyluyor bunlari tarihi bir cevap der ki "Gec farkettim hepiniz en az benim kadar yorgundunuz.Hicbirinize kiyamadim.
    Onemli olan benim uyumam degil milletimin rahat uyumasi".

    --------------------

    LAİKLİK
    İlk Melis'te bir gün laiklik söz konusu oluyordu. Gazi Mustafa Kemal Paşa o gün Meclis'e başkanlık ediyordu. Meclis'in tanınmış din alimlerinden bir vatandaş kürsüye geldi. Alaycı bir tavırla:
    - Arkadaşlar, bir laikliktir gidiyor. Affedersiniz, ben bu laikliğin manasını anlamıyorum.
    Diye söze başlarken riyaset makamında bulunan Mustafa Kemal Paşa dayanamamış, oturduğu yerden eline kürsüye vurarak:
    - Adam olmak demektir hocam, adam olmak!
    Diye hoca efendinin sualini cevaplandırmıştı r.

    --------------------

    ANKARA'YI NEDEN BAŞKENT YAPTIM?

    Sıcak bir günün akşamında yanında bazı ileri gelenler ile Köşkü'nün bahçesinde dolaşıyordu. Ben de o sıralar eski Köşk'ün tavan dekorlarıyla meşguldüm. Tozlu ve sisli bir akşam Ankara'nın üzerine çökmüştü. Yer yer toz hortumları semaya doğru yükseliyor ve manzaraya daha boğucu bir hava ekliyordu. Bize:
    - Ankara'yı hükümet merkezi yapmakla iyi mi ettim? diye sordu.
    Tabii herkes müspet cevap verdi.
    Arkasından:
    - Neden? suali gelince, kimi stratejiden, kimi siyasetten bahsetti. Hatta birimiz kayalık güzeldir gibi bir estetik nazariye de ortaya attı. Atatürk :
    -Şimdi dalkavukluğu bırakın diye münakaşayı kapattı. Ankara'nın hükümet merkezi olmak için saydığınız meziyetleri beni ikna etmeye yetmez. Ben Ankara'yı hükümet merkezi yapmakla büsbütün başka bir hedef güttüm. Türk'ün imkansızı imkan haline getiren kudretini dünyaya bir kere daha tekrar etmek istedim. Bir gün gelecek şu çorak tarlalar, yeşil ağaçların çevirdiği villaların arasından uzanan yeşil sahalar asfaltlarla bezenecek. Hem bunu hepimiz göreceğiz. O kadar yakında olacakki.
Hazırlanıyor...
X