• If this is your first visit, be sure to check out the FAQ by clicking the link above. You may have to register before you can post: click the register link above to proceed. To start viewing messages, select the forum that you want to visit from the selection below.

Duyuru

Gizle
No announcement yet.

MS Windows Vista...

Gizle
Bu konu sabit bir konudur.
X
X
 
  • Filtrele
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Sil
new posts

  • MS Windows hayatımıza giren renkli ıconlar










    Yorum yap


    • MS Windows Vista temalar....







      Yorum yap


      • MS Windows Dll dosyaları ile kısa ip uçları...

        VXD (Virtual Device Driver) nedir?
        Sonu VXD ile biten dosyalar, Windows'un tam 32-bit korumalı mod aygıt sürücüleridir. Bir VXD dosyası genelde bir donanım bileşeni ile Windows arasında bir köprü kurmak için gerekli kodları içerir. Bu yüzden birden fazla uygulama aynı VXD dosyasını kullanıyor olabilir. Genel olarak, VXD dosyaları Microsoft tarafından genel amaçlı aygıtları (yazıcılar, ekran kartları, fare vs...) kontrol etmek için hazırlanırlar. Bu şekilde, aygıt üreticisi firmalar bu VXD'yi kullanacak küçük programcıklar (aygıt sürücüleri) hazırlayıp ürünleri ile dağıtabilirler. Aygıt ile işletim sistemi arasındaki bütün veri trafiği VXD'ler tarafından kontrol edilirler. Bu yüzden eğer bir VXD dosyası hasar görürse sistemi kurtarmak çok zorlaşmaktadır.

        Dll’lerin Giriş/Çıkış Bölümleri

        Yazdığınız dll’in bir giriş çıkış fonksiyonu olabilir, çünkü zorunluluk değil. Ne demek giriş çıkış fonksiyonu ?, Nasıl ki c de yazılmış bir program çalıştırıldığında, main isimli bir fonksiyon çağırılırsa otomatik olarak, dll’lerdede bu tip fonksiyon vardır. Windows uygulamarında bildiğiniz gibi WinMain dir bu fonksiyon adı, dll lerde ise DllMain ( ne kadar yaratıcı J)

        Bu fonksiyonun tanımı şu şekildedir :

        BOOL WINAPI DllMain(HINSTANCE hInst, DWORD dwReason,LPVOID fpLoad);

        bu giriş fonksiyonu olmak zorunda değildir, seçimliliktir.

        Şimdi bu fonksiyonu inceleyelim. Bu fonksiyonun içeriğide şöyle olmalıdır :

        BOOL WINAPI DllMain(HINSTANCE hInst,DWORD dwReason,LPVOID fp)
        {
        switch(dwReason)
        {
        case DLL_PROCESS_ATTACH:
        // Bir process bizi adres bölümüne atamak istiyor,
        // initialise işlemlerini burada uygulayın..
        ..
        break;
        case DLL_THREAD_ATTACH:
        //Bir tane thread yaratıldı.
        ..
        .. break;
        case DLL_THREAD_DETACH:
        //bir thread normal bir şekilde dönüş yapıyor
        break;
        case DLL_PROCESS_DETACH:
        //process normal şekilde dönüş yapıyor
        break;
        }
        return TRUE;
        }

        İşletim sisteminiz, bu fonksiyonu birçok defa çağıracaktır. HInst parametresi her seferinde, dll’in adres bölümündeki yerini gösteren bir değer olacaktır.( Yani process bazlı bir değer ).
        Eğer dll’inizde hInstance değişkenine ihtiyaç duyacak fonksiyonlar olacaksa ( mesela CreateWindow vs ), bu değer global bir değişkende saklayın. En son parametre olan fp değişkeni, eğer sıfırsa, dll’iniz çalışma anında yüklenmiştir, yok eğer sıfırdan farklı ise derleme anında yüklenmiş demektir. Belki biraz copy-protection amaçlı kullanabilirsiniz.


        Dll’leri yaratmak

        Bir dll yazmak, bir program yazmaktan daha kolaydır. Bir takım sentaks kurallarına uyarak yazdığınız programınızı linker da birleştirirken sadece /DLL anahtarını kullanırsınız.

        Bir program, bir dlldeki fonksiyon/ları kullanacağı zaman ilk önce , bu dll’i kendi adres alanına yüklemelidir. Bu 2 tane yöntemle yapılır, yöntemlerin isimleri çok önemli değil ama biri derleme anı ekleme, biri çalışma anı ekleme diyebiliriz. Ama her iki yöntemde de fonksiyonu kullanmadan önce dll mutlaka adres alanına yüklenmeli. ( Bu adres alanları ,process vs ilgili yazı isteyen olursa istekte bulunursa sevinirim ).

        Dll, prosessin adres alanına yüklendikten sonra, artık dll ‘e ait fonksiyonlar, sanki programınızın içindeki sıradan fonksiyonlardan biriymiş gibi kullanabilirsiniz. Hatta threadleriniz bu fonksiyonların bir dll’den geldiğini bile anlamayabilir. Kendi fonksiyonunuz , dll’deki bir fonksiyonu çağırdığında, fonksiyona göndermek istediği parametreleri stack (yığıt) alanına basar. Daha sonra dll’deki fonksiyon çalışırken yığıttan ilgili parametreleri çekerek, hangi parametrelerler çalışması gerektiğini anlar. Buradan anlaşılması gereken nokta, dll ile process veya thread aynı yığıt alanını kullanır. Dll’lerdeki fonksiyonlarınız bir bellek alanı ayırıyorsa, bunuda kendisinin eklendiği process’in bellek alanından ayırır. Mesela, diyelimki dll’deki bir fonksiyon dinamik bir alan tahsis etti, sonrada processinizden bu dll’I unmap ettiniz ( şimdilik bunu dll’I kovmak olarak düşünün ), bu dinamik alan gidermi ? Hayır, gitmez, çünkü bu adres bölümü processin adres bölümünde ayrılmıştır ve process yok edene dek veya processin kendisi yok olana dek orada duracaktır.

        Peki Dll’imizde global değişkenler tanıttınız diyelim, ve birden fazla process bu dll’I kendisine bağladı, bu global değişkenler ne olur ? . Aslında sorumuzun cevabı yukarda var. Her dll, kendisini bağlayan process’in adres alanına yüklenir, dolayısıyla global nesneleri, o adres alanında global olur, başka bir process’de bu dll’I bağlarsa onun global değişkenleri bağımsız olur.

        Aslında biraz değişik yöntemlerle, bazı değişkenlerin bir dll’de statik yapmak mümkün. Yani ne kadar başka process’e yüklenirse yüklensin bu statik alanlar birbirlerini etkileyecek şekilde ayarlanabilir.

        Yorum yap


        • edit

          Yorum yap


          • Vista Güvenlik(Firewall) Ayarları...

            Microsoft'un Vista için en çok üzerinde durduğu konu, güvenlik adına yapılan iyileştirmeler. Vista'da güvenliği sağlamak adına kullanıcılara önceki Windows sürümlerine nazaran çok daha fazla seçenek sunuluyor. En önemli değişiklik ise Windows Firewall ile yapabildikleriniz.
            Farklı ihtiyaçlar için iki arayüz

            Vista'daki güvenlik duvarı iki farklı grafik arayüze sahip. Temel konfigürasyonları içeren ilk arayüze Security Center ve kontrol panelinden, gelişmiş konfigürasyonları içeren arayüze ise MMC (Microsoft Management Control) denilen ve içerisine istediğiniz yönetim araçlarını ekleyebildiğiniz konsol pencereleri sayesinde ulaşılabiliyor.
            Böylelikle ileri düzey kullanıcıların güvenlik duvarını kişiselleştirmesine ve diledikleri şekilde sistemlerini korumalarına yönelik bir yol sunulurken, acemi kullanıcıların da yanlışlıkla sistemi riske sokmaları veya başlarına bela açmalarının önüne geçiliyor.


            Temel konfigürasyon seçenekleri

            Bu kısımda güvenlik duvarını açma, kapama veya sisteme giriş yapacak tüm programları istisnasız engelleme gibi temel seçenekler yer alıyor.

            Dilerseniz bazı program, hizmet veya portların açık kalmasını ve bunların sınırlarını da (sadece internetteki veya mevcut ağ üzerindeki ya da seçtiğim IP adresindeki bilgisayarlarla haberleş şeklinde) belirleyebiliyorsunuz.

            Varsayılan ayarlarla güvenlik


            Windows Firewall'un varsayılan ayarları da genel anlamda bir koruma sağlıyor. Dışarıdan gelen pek çok bağlantı engellenirken dışarıya sizin tarafınızdan yapılan bağlantılara izin veriliyor.

            Vista'nın Windows Service Hardening özelliğiyle paralel çalışan güvenlik duvarı, Hardening hizmetinde belirtilen ağ kurallarına aykırı bir durumu tespit ettiğinde de hemen engelleme konumuna geçiyor. Aynı zamanda Windows Firewall, yeni nesil internet protokolü olarak bilinen IPv6 ortamını da destekliyor.


            CMP ve mesaj engelleme

            ICMP, hata, kontrol ve bilgi mesajlarını içeren paketleri destekleyen bir protokol. Örneğin Ping komutu ICMP'yi kullanarak internet bağlantısının durumunu kontrol eder.
            Varsayılan ayarlarda ICMP ile gelen tekrar isteklerine güvenlik duvarı üzerinden izin verilirken diğer tüm ICMP mesajları engelleniyor. Bunun nedeni Ping aracının rutin olarak tekrar isteğinde (echo request) bulunup herhangi bir aksaklık olup olmadığını kontrol etmesidir. Buna karşın, hacker'lar da zaman zaman tekrarlama isteklerini içeren mesajlar gönderip kendilerine bir av arayabiliyorlar.

            Dilerseniz gelişmiş ayarlar sekmesine geçerek bu tekrar mesajlarını engelleyebilir veya ihtiyaç duyuluyorsa diğer ICMP mesajlarının engelini kaldırabilirsiniz.


            Vista'da güvenlik Windows Firewall'dan soruluyor. Peki yenilenen bu araçlarda neler değişti?


            Birden fazla güvenlik profili yaratma

            Daha önce de bahsettiğimiz MMC konsol pencereleri sayesinde birden fazla güvenlik profili yaratmanız da mümkün.Yani buradan, farklı durumlar için farklı seviyelerde güvenlik duvarına ihtiyacınızın olabileceği anlamını çıkarabilirsiniz.

            Bu durum genellikle taşınabilir bilgisayarlar için kullanışlı olabilir. Örneğin ücretsiz internet hizmeti verilen havaalanı veya restoran gibi halka açık bir alanda otururken dizüstü bilgisayarınızla kablosuz internet erişimi yapmak istediğinizde evinizdekine oranla çok daha güvenli bir ortama ihtiyacınız olacaktır.

            Hal böyle olunca isterseniz üç farklı güvenlik profili yaratabilirsiniz. Birincisi sadece Windows oturumunu kullanabilir şekilde, ikincisi özel bir ağa bağlanabilen, üçüncüsü de kablosuz internet örneğinde olduğu gibi halka açık bir yerdeki internet bağlantınız için ayarlanabilir.

            IPSec özellikleri


            Gelişmiş konfigürasyon arayüzünde dilerseniz IPSec ayarlarını yaparak veri iletişimindeki kimlik doğrulama ve şifreleme için uygulanacak güvenlik metodunu belirleyebilirsiniz.

            IPSec özellikle uzaktan erişimler esnasında makinelerin güvenliğini sağlamak için kullanılır. İki bilgisayar IPSec üzeriden iletişime geçmek istediğinde öncelikle karşılıklı olarak bir doğrulama işlemi yapılır ardından da verilerin nasıl bir şifrelemeyle değiş tokuş edileceği belirlenir.

            IPSec bağlantıları için veri şifreleme işlemi varsayılan olarak seçili değildir. Dilerseniz bunu aktif hale getirip oturum süresi, Diffie-Hellman (bir çeşit şifreleme protokolü) anahtar değişimi algoritması gibi ileri düzey kullanıcılar için gelişmiş seçenekleri düzenleyebilirsiniz.

            Güvenlik kuralları tanımlama


            Bir sihirbaz sayesinde adım adım ilerleyip belirleyeceğiniz bilgisayar veya kullanıcı grupları arasında oluşacak güvenli bağlantıların nasıl ve ne zaman olacağını, kurallar tanımlayarak belirleyebilirsiniz.

            Sihirbaz ekranında çeşitli kriterlere göre kısıtlamalara gidebileceğinizi göreceksiniz. Bunların arasında aynı domain içerisinde olma, programa veya porta göre kısıtlamalar yapma, istediğiniz bilgisayarlarla veya sunucudan sunucuya bağlantı oluşturma gibi seçenekler ve tünelleme, ağ geçitleri arasında kimlik doğrulama yaptırma gibi çeşitli metodlar var.

            Özelleştirilmiş kimlik doğrulama kuralları

            Belirlediğiniz kişisel bilgisayarlar veya tanımladığınız (IP adresi veya adres aralığına göre) gruplar için özelleştirilmiş kimlik doğrulama kuralı oluşturabilirsiniz. Hatta gelen veya giden bağlantılar (ve her ikisine birden) için doğrulama isteği veya gerekliliği de belirleyebilirsiniz.

            Örneğin bilgisayarınıza yapılacak bağlantılarda doğrulamayı gerekli kılıp, dışarı yapacağınız bağlantılarda doğrulama için sadece istekte bulunulması yeterli diyebilirsiniz. Böylece kimlik doğrulama işleminde yetkili taraf olacaksınız.
            Gelenler ve giden veriler için kurallar


            Bağlantılardaki gelen ve giden veriler için keskin sınırlar çizerek seçtiğiniz program veya portları engelleyen ya da onlara izin veren kural tanımlaması yapmanız mümkün. Bunun için hazırda tanımlanmış kuralları seçebileceğiniz gibi dilerseniz kendiniz yeni bir kural da tanımlayabilirsiniz.

            Burada da karşınıza bir sihirbaz çıkıyor ve birkaç adımda kolaylıkla isteklerinizi sıralayabiliyorsunuz. Bir program için tüm bağlantı ve erişimleri engelleyebilir, izin verebilir ya da sadece güvenli bağlantılara ve verilerin bu bağlantı üzerinden gönderilirken şifrelemeyle koruma yapılmasına olanak sağlayabilirsiniz.


            Active Directory kuralları

            Active Directory, ağdaki kaynakların (mesela yazıcı), hizmetlerin (mesela e-posta hesapları) ve kullanıcıların (hesaplar, bireyler veya gruplar) erişim derecelerini ve güvenlik seviyelerini belirleyebildiğiniz yerdir. Burası sayesinde yönetici olarak erişim hakkı olan kullanıcı, grup veya bağlantıların sınırları hakkında kural tanımlamaları yapabilir, istenmeyen hesapların istenmeyen bölümlere ulaşmasına da engel olabilirsiniz.

            Kontrol panelindeki ağ ve internet seçeneğine girdiğinizde açılan pencerede, Active Directory için bir arama bağlantısı göreceksiniz. Burası üzerinden ilerleyerek tanımladığınız ayarlar doğrultusunda kullanıcı ve/veya grupları aratıp doğrudan onları görebilir ve sağ tıklayarak özelliklerini, erişim sınırlarını inceleyebilirsiniz.

            Yorum yap


            • MS Windows Vista için (Friendly Icons [17 PNG / 256x256])


              Yorum yap


              • eyvallah hocam teşekkürler kolay gelsin.......

                Yorum yap


                • sevgili hocam zaten bu oyunlar vistada var yanlışmıyım daha değişik oyunlar yok mu acaba

                  Yorum yap


                  • sayın hocam 30 nolu mesajda ki (3. sayfa) link ölmüş yenileme gibi bir şansınız var mı acaba

                    Yorum yap


                    • Windows Server 2008 Beta



                      Server 2008’in Microsoft literatürüne göre test versiyonu anlamına gelen Community Technology Preview (CTP) sürümü Salı günü MSDN, TechNet ve Connect kullanıcılarının kullanımına sunuldu. Bu sürüm Nisan ayında yayınlanan Beta 3’ten bu yana duyurulan ilk CTP versiyonu. Microsoft yetkilileri Beta 3’ün 200.000’den fazla kez indirildiğini belirttiler.
                      Yeni CTP ile işletim sisteminin Server Core bölümü altındaki Internet Information Server (IIS) 7.0 da kurulabiliyor. Server Core temel olarak Windows Kernel’i ve belli sunucu özelliklerini birleştiren bir yapı. Bu yapıda sunulan 8 temel sunucu fonksiyonu Active Directory, Active Directory Lightweight Directory Servisleri, DHCP, DNS, Dosya, Yazıcı, Windows Media Servisleri ve Windows Server Virtualization. Böyle bir yapının tercih edilmesindeki temel düşünce gereksiz servislerden kurtularak daha basit ve daha güvenli bir sunucu ortamı oluşturabilmek.
                      IIS 7.0 sayesinde sistem yöneticileri basit XML dosyaları ile sistemde çalışan uygulamaları kontrol edebiliyorlar. Ayrıca yeni Failed Request Tracking özelliği ile IIS ve çalışan uygulamalarda oluşan hatalar tespit edilerek programlar çalışırken dahi gerekli düzeltmeler yapılabiliyor.

                      Yılsonunda piyasaya çıkması beklenen Windows Server 2008 kolay yönetilebilir, güvenli ve yüksek performanslı bir sunucu sistemi olarak lanse ediliyor. Server Core, BitLocker sürücü şifreleme ve yeniden dizayn edilmiş TCP/IP yapısı Server 2008’in getirdiği yeniliklerden bazıları.

                      Yorum yap


                      • Web 2.0 Nedir? Gerçekten var mıdır?

                        Bugünlerde her yerde aynı şey karşımıza çıkmaya başladı “WEB 2.0”. Peki nedir bu web 2.0? Herkes bunu tanımlamaya çalışıyor. Bazıları ise varlığını sorguluyor. İlk olarak karar vermemiz gereken gerçekten böyle bir kavram var mı yok mu? 90 yıllardan bu yana gelişimi katlanarak sürdüren ve birçok insan için vazgeçilmez hale gelen bir internet var. İnternet her yeri o kadar etkiledi ki içinde bulunduğumuz çağa internetinde etkisiyle bilişim çağı tanımlaması yapılmakta. İnterneti internet yapan en önemli unsurların başında web geliyor. Artık yegâne bilgi kaynağımız kütüphanelere çok güçlü bir alternatif olarak webi kullanıyoruz. Hızlı, kolay ve çok geniş olması webi çok güçlü yapan unsurlar.

                        İnterneti uzun zamandır kullanan kullanıcılar son zamanlarda bazı gelişmeler olduğunu fark edecektir. 2004 yılında yapılan O’Reilly ve MediaLive International tarafında organize edilen, web dünyasının başını çeken önemli şirketlerinde (Google, Yahoo, Msn, Amazon, Ebay…) katıldığı konferansta webin geleceği masaya yatırılmış ve varılan ortak görüşte son yıllarda yaşanan gelişmeler ve trendlere bir tanım arandı. İşte tam bu noktada ortaya yeni bir kavram atıldı “WEB 2.0”.


                        Aslında bu ortaya atılan kavram net olarak tanımlanmadı ve buda bazılarına göre sadece kandırmaca dan ibaret. Ancak olaya biraz daha profesyonel gözle bakanlar içinse böyle bir gerçeğin varlığı inkâr edilemez. Net bir tanımlama ortaya atılmamıştı, çünkü web 2.0 olarak lanse edilen bazı uygulamalar (Örn: Kazaa, Skype, ...) tam olarak bir web uygulaması bile değildi.

                        Bence WEB 2.0’ı tanımlamak için onu iki bölümde değerlendirmemiz daha doğru olacaktır. Bunlardan birincisi WEB 2.0’ın ortaya çıkmasını sağlayan teknolojik gelişmeler(Ajax, RSS, XML, CSS ...). Diğeri ise kullanıcıların bilgiye erişmekte kullanılan felsefede yaşanan büyük değişim.

                        Değişen Bilgi Kaynağı

                        Öncelikle bilgiye erişimde yaşanan değişimi ele alacak olursak. Artık “bilgi” son kullanıcı yani bizim için gidip belli başlı kaynaklardan elde edilir olmaktan çıkarak son kullanıcının da kendine ait fikirlerini özgürce ortaya koyduğu bir ortam yaratmıştır. WEB 1.0’da kullanıcılar sadece okuyucuydu. Yani sadece bilgiyi tüketen konumda kullanıcı vardı, daha doğrusu bu kadarına izin verilen bir kullanıcı topluluğu vardı. Bu anlayış WEB 2.0’da yerini tamamen tüketen kullanıcı yerine bilgiyi oluşturan bir topluluğa bırakmaya başladı. Siteler içerikleri sadece site sahipleri tarafından belirlenmekten çıkmaya başladı ve herkesin katılımına izin veren kolektif siteler ortaya çıktı. Kullanıcılar blog kavramını kabul edip, hiçbir tasarım ve basit html komutlarını bile öğrenmeden 3-4 dakika gibi süre zarflarında kendilerine veya çeşitli ilgilerine ait siteler oluşturmaya başladılar. Yani yeni nesil webde bilgiyi sağlayan o kadar çoğaldı ki eskisi gibi kaynak site sayısı birkaç yüzden birkaç milyona taşındı. Eski web sadece bilgiyi almak üzerineyken yeni nesil webde ise sadece almak değil katkıda bulunmak bilgiyi paylaşmak kültürü oluştu. Bunun en güzel örneği ise eskiden ansiklopedik bilgi için İngilizce olarak kullanılan Britannica Online’daki sabit bir site yerine Wikipedia’yı koyabiliriz.

                        Wikipedia bir başlığın kullanıcı tarafında girilebileceği ve başka bir kişi tarafından değiştirilebileceği gibi önceki yıllarda böyle bir şeye ihtimal bile verilmeyen bir fikre dayalı çalışan online bir ansiklopedi. Burada kullanıcıya duyulan radikal bir güven karşımıza çıkıyor. Öyle ki siz herkese bir şeyler yazmaya izin veriyorsunuz ve böylece gerçekten muazzam bir kaynak ortaya çıkıyor. Kısa bir sürede yazılan bir milyon başlık ile çok hızla büyüyen bir ansiklopedi Wikipedia. Şuanda en sık ziyaret edilen ilk 100 site arasında ve çok yakında ilk 10’a girmesi beklenmekte. Burada öne çıkan içeriği yaratmadaki felsefe. Öncesine göre 180 derecelik bir değişim yaşanarak ipler kullanıcının eline verilmiş ve ortaya böyle bir tablo çıkmıştır.

                        Özetle WEB 2.0’daki bilgi kavramı yeniden şekillenmiş ve artık bilgi istenildiği zaman, istenildiği ortamdan, istenildiği şekilde erişebileceği bir hal almıştır. Temel anlayış “webden aldığımız bilginin yanında ona kattığımız bilgiyle var olmak”.

                        Teknolojik Gelişim Olarak Web 2.0

                        WEB 2.0’ın altında yatan felsefenin yanı sıra birde geliştirilen teknolojik özellikleri ile dikkat çekmekte. Aşağıdaki tabloda eski ve yeni trendleri karşılaştıralım. Web 2.0 ilgili yazılan yazıların çoğunda gördüğümüz bir tablo.

                        Web 1.0 - Web 2.0

                        Statik bannerlar - Sitedeki içeriğe göre reklam gösteren Google AdSense

                        Ofoto gibi fotoğrafları sadece kendi kullanımınız için saklayacağınız ortamlar - Milyonlarla paylaşabileceğiniz Flickr

                        Mp3 indirmek için listeleri gezeceğiniz bir mp3.com - Şarkı adını yazıp arama yaptığınız Kazaa

                        Ansiklopedik bilgiyi arayacağınız yer Britannica Online - Ansiklopedik bilginin aşamalı şekilde oluştuğu Wikipedia

                        Kişisel web siteleri - Bloglar

                        Domain name için akılda kalıcı tanımlamalar seçmek - Akılda kalmak ya da öne çıkmak için arama motorları optimizasyonları geliştirmek

                        Sayfa görüntülenmesi - Tıklamaların değerlendiği dönem

                        İçerik yönetim sistemleri - Herkesin bir şeyler söyleyebildiği wikipedia

                        Klasör yapıları (taxonomy) - tag yapıları (tagging,"folksonomy")

                        Bu tabloyu genel olarak özetleyecek olursak en çok göze çarpan değişim sadece okunabilirliğin yerini hem okunur hem de herkesin katkıda bulunup kendi fikirlerini dile getirdiği sitelere geçiş görüyoruz.

                        • Tabloda verilen ilk örnekte siteleri kaplayan hareketli ve alakasız bannerlardan kurtulup, web reklamları konusunda yeni ve orijinal bir anlayış getiren Google AdSense karşılaştırılmış. Eski web sitelerinin içinden çıkan can sıkıcı reklam bannerlarının yeri hızla alan ve metin tabanlı, küçük, rahatsızlık vermeyen ve en önemliside gerçekten ne ile ilgili bir sayfada iseniz o sayfaya uygun çıkan reklamlar. Google’ın çıkardığı bu yeni reklam pazarı site sahiplerini ve ziyaretçileri oldukça rahatlatmıştır.

                        • İkinci örnekte ise sadece kendi kullanımımız için kullanılan resim saklama sitelerinin yerini alan Flickr tarzı siteler. Bunlardan en dikkat çekeni tabi ki Yahoo’nun satın aldığı Flickr. Bu tarz siteler sizin istediğiniz resimleri internette yayınlamanıza ve milyonlarca kişinin bu fotoğraflara ulaşmasına izin veren siteler. Böylece elinizdeki resimler, kaydederken kullandığınız anahtar sözcükler sayesinde bu konuda resim arayan bir çok kişiye ulaşmasını sağlanıyor. Aynı zamanda kendi sitenizede yerleştirmenize izin veriyor.

                        • Üçüncü örnekte verilen Mp3.Com ve Kazaa karşılaştırması kullanıcıların mp3.com gibi sitelerde istedikleri mp3 dosyalarını aramakla vakit geçirmekten kurtarmıştır. Kazaa ve BitTorrent tarzı programlar sayesinde sadece belli bir kaynaktan yapılan medya dosyalarının yerini herkesin dahil olduğu ve isteyen herkesin elindeki albümleri ve filmleri paylaştığı bir ortam kuran bu programlar çok zengin seçenekler sunmakta. En başta çeşitlilik çok fazla. Aradığınız dosya ile ilgili yazdığını bir kelime sayesinde ağa dahil olan kim var kim yoksa herkeste yapılan bu arama sayesinde bulma sansınız kat kat artmakta. Bunun yanında belli serverların karşılaşacağı band genişliği ve yoğunluk gibi sorunlar yaşanmıyor. Çünkü kullanıcı dosyayı indirdiği kişinin bağlantısını ve öz kaynaklarını kullandığı için serverlar sadece yönlendirme amaçlı çalışıyor. Hatta aynı dosya birden fazla kullanıcıdan aynı anda belli kısımları çekilmesi yöntemiyle indirme süresi çok daha kısaltılabiliyor.

                        • Britannica Online ve Wikipedia karşılaştırması. Daha öncede bahsedildiği gibi aralarındaki en büyük fark Wikipedia’da Britannica Online’nın tersine tamamen kullanıcı denetiminde olmasıydı.

                        • Kişisel siteler ve bloglar. WEB 2.0’dan bahsederken kullanıcının kendi görüşlerini ve fikirlerini sunmasına olanak veriyor demiştik. Peki kişisel siteler daha önceden yokmuydu. Vardı tabiî ki ama bloglar bu konuda bir çığır açmıştır. Blogların ortaya çıkmasıyla beraber 7 den 70 e herkesin çok kısa bir sürede edindiği bir blog sayfası sayesinde webde yazmaya başladığını görüyoruz. Bloglar artık sadece kişisel siteler olmaktansa belli konulara veya şirketlere ait siteler olaraktan karşımıza çıkmaya başladı.

                        • Değişen web ile beraber akildakalici.com site isimleri yerini, akılda kalmak yerine arama motorunda üste çıkan kazandığı döneme bıraktı. Artık önceden olduğu gibi çok iyi düşünülmüş akılda kalıcı bir site ismi düşünmeyi bırakıp bir şekilde aldığınız alan adının içeriğinin daha iyi tanıtılmasını sağlayan arama motorlarına göre optimize etmeniz gerekiyor.

                        kyn:cms

                        Yorum yap


                        • MS Windows Vista Xp aynı anda kullanırken Boot menü sorunu çözümü nasıl olur..





                          Vista ve XP çalıştırmak istediğinizde boot menü sorunu yaşarsanız..
                          sizlere birkaç tavsiye...
                          Bir program önerecem bu konuyla ilgili...

                          EasyBCD
                          http://neosmart.net/dl.php?id=1

                          işletim sisteminizin bir sonraki açılışında hangi işletim sistemini istiyorsanız o işletim sistemini seçmeniz yeterli olacaktır...

                          Yorum yap


                          • Nature Texture Folders icons + Nature Texture Monitors icons + Vista RC1 Bin Icons


                            Yorum yap


                            • nVidia, Vista sürücülerini yayınladı



                              100.65 sürümünde nVidia kontrol panelindeki hatalar düzeltilmiş ve 7-serisindeki video oynatma hataları da giderilmiş. Sürücü hakkında detaylara Resmi Sürüm notlarında bulabilir, sürücüyü indirmek için aşağıdaki bağlantıları kullanabilirsiniz:

                              nVidia Windows Vista 32-bit sürücüsü *

                              nVidia Windows Vista 64-bit sürücüsü

                              Yorum yap


                              • Vista Task Manager

                                Windows Vista'da task manager ( görev yöneticisi )'e ulaşmak için kullanılan kısa yolun değiştiğini biliyor musunuz? Peki Vista'daki görev yöneticisine nasıl ulaşacaksınız. İşte çözüm: CTRL+SHIFT+ESC




                                Xp den tanıdık geldi mi size Aynı kısa yol Xp'de de geçerliydi. Başka bir yol ise görev çubuğunda sağ tıklayıp görev yöneticisini seçmek. Kolay gelsin...


                                Yorum yap

                                Hazırlanıyor...
                                X