• If this is your first visit, be sure to check out the FAQ by clicking the link above. You may have to register before you can post: click the register link above to proceed. To start viewing messages, select the forum that you want to visit from the selection below.

Duyuru

Gizle
No announcement yet.

Nasada neler oluyor

Gizle
X
 
  • Filtrele
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Sil
new posts
  • #46

    Bu haberimizde sizlere, Güneş'e en yakın gezegen olan Merkür’ün sıcaklık değerlerini söyledik.
    Güneş Sistemi'nin en küçük ve Güneş'e en yakın gezegeni olan Merkür, yine de 'en yüksek sıcaklık değerlerine sahip gezegen' değil!



    Verilere göre ortalama 88 dünya gününe eşit yörünge süresine sahip olan Merkür; Güneş Sistemi'mizde yer alan diğer gezegenlere göre en hızlısıdır. Hatta Dünya’dan bakıldığında, kendi yörüngesi etrafında 116 günde hareket ettiği gözlemlenmiş.


    Peki adını Roma tanrısı Merkür’den alan bu küçük gezegenin sıcaklığı ya da sıcaklık değerleri ne kadar? Cevap; “Yüzey sıcaklığı, diğer gezegenlere nazaran daha çok değişen Merkür’ün sıcaklığı; geceleri – 173 dereceye, gündüzleri ise 427 dereceye kadar yükselip, alçalabilmektedir.” Kabul edelim, birçoğumuz konumu nedeniyle sıcaklığının belki yüz binlerce santigrat olduğunu tahmin ediyorduk ancak gördüğünüz gibi sıcaklığı; her ne kadar Güneş'e en yakın gezegen olsa da gayet nominal değerlerde.

    Yorum yap

    • #47

      Göktürk-1 Fırlatıldı! İşte İlk Gelen Haberler!
      Özellikle Türk Silahlı Kuvvetleri'nin operasyonlarına yönelik geliştirilen ve bugün gökyüzüne atılan Göktürk-1’den haber var. İşte detaylar.

      Göktürk-1 adı verilen yeni uydu fırlatıldı. Türkiye’de yeni bir dönem başlatacak olan proje ile birlikte özellikle TSK hedef istihbaratına yönelik çok önemli gelişme sağlanacak. Göktürk-1 fırlatılması için Fransız Guyanası ile anlaşmanın yapıldığı duyurulurken bugün platformdan gönderilen Göktürk-1 için şu anda her şey yolunda.

      Sinyal Alındı

      Göktürk-1 fırlatıldıktan 68 dakika sonra ilk sinyalini gönderdi. Böylece Türkiye şu an için başarılı bir uydu projesini yürütmeyi başarırken önümüzdeki günlerde yörüngeye oturacak Göktürk-1 ile birlikte resmen uydu görevine başlamış olacak.

      Coğrafi Kısıtlama Olmayacak!

      Göktürk-1 ile birlikte Türkiye’de coğrafi kısıtlama olmaksızın tüm bölgeler erişime açılacak. Üstelik Göktürk-1 sayesinde dünyanın herhangi bir bölgesindeki nokta yüksek çözünürlük ile görülebilecek. Telespazio (İtalya)-Thales Alenia Space (Fransa) tarafından Göktürk-1 yapımında ortak bir çalışma yürütülürken yaklaşık 90 dakikada dünya çevresinde bir tur atması bekleniyor. Dünya çevresinde yapılacak bu tur çok kısa süreceği gibi Göktürk-1 sürekli fotoğraf çekecek. Tahminler ise yıl boyunca 60 bini aşkın bir fotoğraf arşivinin oluşturulması.

      Devlet Hizmetlerinde Kullanılacak

      Göktürk-1 için sadece TSK değil, diğer devlet kurumları da yardım alacak. Öyle ki çevre ve kamu alanlarının kontrolü, tarımsal faaliyetlerin takip edilmesi gibi pek çok farklı işlemde Göktürk-1 gerekli desteği sağlayacak.

      Yorum yap

      • #48

        NASA, NEO isimli yeni bir ekip kurdu. Bu ekibin görevi, Dünya'ya çarpabilecek asteroidler hakkında bilgi toplamak ve can kaybını önlemek için Beyaz Saray'ı bilgilendirmek.
        Dinazorlar çağının nasıl bittiğini hepimiz duymuşuzdur. Büyük bir meteor gelir ve bugünkü Meksika Körfezi'ne isabet eder. Sonrasında Dünya’mızın iklimini ve yer şekillerini de etkileyen bir dizi jeolojik olay yaşanır. Böyle bir ortamda dinazor ırkının çoğu silinir gider!



        Dünya’ya herhangi bir cismin isabet etmesi çok düşük bir ihtimal. Yine de her yıl uzaydan gelen birçok cisim atmosferimize giriyor. Hele ki Dünya tarihinde türleri yok eden bir felaketin yaşanması, insanlığı korkuya itiyor.

        NASA küçük bir ihtimal dahi olsa da günün birinde, örneğin New York gibi bir metropole düşebilecek asteroidleri engellemek için çalışma başlattı. Bir şehri haritadan silebilecek şiddette kütleler 1/1.000.000 olasılıkla da olsa her an atmosferimizin içine girebilir.



        Dünya’nın yörüngesinin yakın çevresinde tarama yapacak olan NASA çalışanları herhangi bir tehlike halinde 6 gün içerisinde gerekli mercilere raporlama yapacaklar. Beyaz Saray Teknoloji Politikaları Ofisi, gerekli kararları başkana iletecek ve planlamalar dahilinde tehlike altındaki bölgenin insanları tahliye edilecek. Tıpkı bilim-kurgu filmlerinde gördüğümüz sahnelere benzer olsa da bu tarz olayların gerçekleşmesi olasılığı mevcut.


        Yeni kurulan bu asteroid ekibi NEO’ hakkında “Minor Planet Center”ın başı Gareth Williams “Bu yeni gelişme internette çok konuşulacaktır, paniğe kapılmaya gerek yok; yakın zamanda herhangi bir astereoid isabet etmez” diyor. Umarız Williams haklıdır.

        Yorum yap

        • #49

          Cassini Uzay Aracı’dan gönderilen yepyeni Satürn görüntüleri, bambaşka bir gezegen olduğunu gösteriyor.
          NASA tarafından uzaya gönderilen Cassini Uzay Aracı’ndan Satürn görüntüleri geldi. Şu anda Satürn’ün yörüngesine giren ve 20 haftalık bir süreçte orada kalarak Satürn için görüntüler gönderecek olan Cassini, söz konusu gezegenin hava durumu ve kendisini bizlere gösteriyor.



          Yukarıda görebileceğiniz gibi 4 ayrı dalga şeklinde kuzey tarafında görülen altıgen biçimindeki dalgalar Satürn’un nasıl bir gezegen olduğunu da gözler önüne seriyor. 22 Nisan’a kadar bunun gibi birçok görüntüyü Dünya’ya gönderecek olan Cassini, 15 Eylül 2017 civarı bir tarihte görevini tamamlayarak Satürn’ün atmosferinde yok olacak.

          Ayrıca Satürn’ün en büyük uydusu olan Titan’dan da görüntüler gönderecek olan Cassini’den gelecek yepyeni görüntüleri merakla ve heyecanla bekliyoruz.

          Yorum yap

          • #50

            İspanya'da yapılan bir çalışma süper galaksilerin oluşumuna dair sırrı ortaya koydu. Buna göre devasa galaksiler soğuk bir gaz kümesi gibi davranıyorlar.
            Gökbilimciler, evrenimizdeki en büyük galaksilerden biri olan Spiderweb’in doğumunu gözlemledi ve beklediğimizden tamamen farklı bir şekilde oluştuğunu keşfettiler.

            Şimdiye kadar, diğer küçük galaksileri yutan büyük galaksilerin, bu şekilde doğup büyüdüğünü gözlemliyorduk. Ancak İspanya’da yapılan çalışma, Spiderweb galaksisinin soğuk bir gaz kümesi gibi büyüdüğünü ve 10 milyar yıl önce meydana geldiğini öne sürüyor.



            İspanya Astrobiyoloji Merkezi'nin araştırmacılarından Bjorn Emonts, "Bu diğer galaksilerde gördüğümüz davranıştan farklı bir davranış biçimi” dedi ve ekledi; "Bu galaksi, devasa bir galaksi ve sanki soğuk bir gaz kümesi". Spiderweb Galaksisinin oluşumunu anlamak bizi evrenin oluşumunu anlamaya götürecek anahtar bilgi olabilir. Araştırma ekibinden Gorge Miley, “Spiderweb kozmik şehirleri olan süper galasilerin doğumuna tanık olduğumuz şaşırtıcı bir laboratuar” ifadelerini kullandı.

            Yorum yap

            • #51

              Dünyamızdan 3.8 milyon ışık yılı uzaklıkta gerçekleşen büyük bir patlamanın sırrı, 10 ay sonra çözülmeye başlandı. Bilim adamları dev bir kara deliğin bir yıldızı saniyeler içinde yutarak bölgede gel git etkisi yarattığını ve diğer yıldızların birbiri ile çarpıştığını ortaya koydu.
              Geçtiğimiz Ocak ayında, uzayın derinliklerinde büyük bir patlama gözlemlenmişti. 11 ay boyunca yürütülen çalışmalar sonucunda gözlemlenen etkiler, bunun yalnızca bir patlama olmadığını ortaya çıkardı. Olay, aslında kozmik bir çarpışma olabilir. Patlayan yıldızla ilgili veriler, bir süpernovayı göstermiyordu. Bilinen teorilerin hiçbiri bu durumu açıklamaya yetmiyor. Evrende bu kadar uzak bir noktaya uzay aracı göndermek ise şu an imkansız. Bu nedenle ancak uzaktan gözlemler yapılmaya çalışılıyor, ancak yeterli veriler an be an toplanamıyor. Ayrıca karadelikler hiçbir şekilde görüntülenemiyor.



              Weizmann Bilim Enstitüsü’nden Yorgos Leloudas, Pazartesi günü yayınlanan bir haberde şu ifadeleri kullandı: “11 aydır gözlemlediğimiz bu olayın bir süpernova olması pek mümkün görünmüyor. Aşırı hızla dönen bir karadelik muhtemelen yıldızı ani bir hareketle yuttu. Bu durum yıldızın yutulduğu bölgede, bir gel-git etkisi yarattı. Muhtemelen bölgedeki yıldızlar, güç dengesinin bozukluğundan dolayı birbirleri ile çarpıştılar." Olayın yaşandığı bölge, Dünyamızdan 3.8 milyon ışık yılı uzaklıkta bulunuyor.

              Yorum yap

              • #52

                NASA’nın keşif aracı Curiosity, Mars’ın yüzeyinde bor minerali izlerine rastladı.
                Araştırmalarına hala devam eden NASA’nın keşif aracı Curiosity, Mars’ta bulunan Gale Kriteri’ndeki Sharp Dağı yakınlarında bor minerali izlerine rastladı. Bu keşfin, gezegende geçmiş zamanlarda uzun süreli yaşamsal yer altı suyunun var olduğunun kanıtı olabileceği belirtiliyor.

                Los Alamos Ulusal Laboratuvarı’nın San Francisco’da her yıl düzenlenen toplantıda yaptığı bilgilendirmede, su içerisinde yüksek çözünürlüğe sahip bor minerali izlerine rastlandığı, bunun da Mars’ın geçmişinde yaşamsal su kaynaklarının olduğuna bir işaret olabileceği ifade edildi. Laboratuvar araştırmacılarından Patrick Gasda, "Eğer kalsiyum sülfat mineral damarları içinde bulduğumuz bor Dünya'dakine benzer özellikteyse, o zaman Curioisty'nin bulgularına dayanarak Mars'ın yer altı sularının 0 ila 60 derece arası sıcaklığa ve alkali bakımından nötr özelliğe sahip olduğu sonucuna varabiliriz" dedi. Gasda, ayrıca bu keşfin geçmiş zamanlarda normal organizmaların yaşamasına imkan sağlayacak yer su altı kaynaklarının bulunduğu anlamına da gelebileceğini belirtti.



                Mars’ta hayat olup olmadığına dair araştırma yapması için 2012 yılından beri Kızıl Gezegen’de bulunan Curiosity’nin bu keşfinin çok önemli olduğunu belirten araştırmacılar, keşif üzerinden hareket ederek araştırmalarını daha da yoğunlaştıracaklarını ifade ettiler.

                Yorum yap

                • #53

                  Çinli araştırmacılar, tamamıyla uzay istasyonu özelliklerine sahip bir laboratuvarda aralıksız 180 gün kalmayı başardı. Üç erkek ve bir kadın toplam dört kişiden oluşan ekip, Çin'in güneyinde yer alan Shenzhen şehrindeki yapay uzay istasyonunda yerçekimsiz ortamda ve dış dünyadan tamamen izole edilmiş şekilde yaşadı.



                  Çin resmi haber ajansı Şinhua’ya açıklama yapan projenin teknik sorumlusu Li Yinghui, deneyin yüzde yüz bir başarıyla tamamlandığını söyledi. Çinli bilim adamları, uzun süren uzay yolculuklarındaki yaşam koşullarının yanı sıra dünyadan izole olarak yaşamanın insan psikolojisi üzerindeki etkilerini de araştırdı.

                  2000 aday arasından seçilen ekip, deney süresince 370 metrekarelik kapalı bir alanda yaşadı. Burada suni bir bahçe oluşturularak, yer çekimsiz ortamda sebze yetiştirdi. Ajansa açıklama yapan botanikçi Luo Jie, Ben ekibin çiftçisiydim. Aralarında domates, patates ve tahıllarında olduğu 25 ayrı bitki çeşidi yetiştirdim dedi.

                  Uzay ekibinin tek kadın üyesi olan ve tıbbî araştırmalar yapan Tong Feizhou, başta uyku düzeni olmak üzere, mürettebatın uzay koşullarındaki sağlık durumunu gözlemledi. Deney boyunca çok değerli verilerin elde edildiğini belirten yetkililer, Çin’in uzay programının geliştirilmesine bu verilerin büyük katkı sağlayacağını vurguladı.

                  Yorum yap

                  • #54

                    Avrupa Uzay Ajansı'nın projesi kapsamında kuyruklu yıldızda araştırma yapması için tasarladığı Rosetta aracı iniş yaptı. Rosetta bir dizi veri depolayarak Dünya'ya gönderdi.
                    Avrupa Uzay Ajansı(ESA), akıllara durgunluk veren görevini tamamladı. Bu görev sırasında eşi benzeri görülmemiş veriler topladı. Rosetta’nın sinyali GMT 11:19:37’de kesilmişti. Rosetta’dan alınan son bilgiler büyük bir cismin yaklaştığı yönündeydi. Yeniden yapılandırılan veri parçaları sayesinde, aracın planlanan noktadan 33 m kadar saparak gök cismine indiği tespit edildi.



                    Kuyrukluyıldız’ın baş kısmı üzerindeki “Ma’at” bölgesi, Rosetta’nın iniş yaptığı yer. Bu gök taşının jeolojik özelliklerini gösteren birçok resim elde edilmişti. En son resim, iniş noktasından 20 m kadar uzakta çekildi. Bir dizi gaz, plazma ve tozun olduğu fotoğraflar; hala analiz ediliyor. Kuyruklu yıldızın yüzeyinde ve yüzeyden birkaç santimetre aşağıda yapılan taramalarda büyük sıcaklık değişikliklerinin olduğu tespit edildi. Yüzeyde -190 santigrat derece olan sıcaklık, birkaç santimetre aşağıda -110 derece.



                    ESA Rosetta Proje Müdürü Matt Taylor “Rosetta’nın bize son gönderdiği verilere sahip olmak çok güzel. Operasyondan elde ettiğimiz veri setlerini artık 2 yıl boyunca analiz edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

                    Yorum yap

                    • #55

                      Mars Yolculuklarında Süre Kısalıyor
                      Mars yolculukları son dönemlerde daha çok popüler hale gelirken artık Mars'a gidiş süresini 70 güne düştüğü belirtildi.

                      NASA tarafından yapılan açıklamalarda özellikle uzay yolculuklarında özel sistemin geliştirildiği ve bu sistem ile birlikte artık yolculuğun 70 güne inebileceği belirtildi. Üstelik yapılan testler ile birlikte aya sadece 4 saatte ulaşım sağlanabiliyor. Bu bakımdan son dönemlerde yapılan geliştirmeler ile birlikte ulaşım konusunda ciddi bir geliştirmenin yaşandığını söylemek mümkün.

                      Çalışmalar Hızlanacak

                      Mars için 70 günlük ulaşım süresi oldukça makul olarak kabul edilirken en uzun yolculuklardan bir tanesi Plüto için yapılıyor. 18 ayda ancak sisteme ulaşabilen astronotlar bu bakımdan Plato çalışmalarında oldukça uzun bir yolculuk gerçekleştiriyor.

                      Elektromanyetik sürüş sistemi ilk kez 1999 yılında ortaya atılırken bu sisteminin geliştirilmesi ve kullanılabilir hale getirilmesi ile birlikte artık Mars'a uzay yolculuklarının çok daha kısa süreceğini söylemek mümkün. Önceki dönemlerde yolculukların gerçekleşebilmesi adına sadece yolculuk süresi dahi oldukça zaman kaybı yaratırken artık kısalan mesafeler ile birlikte çalışmalar daha da hızlı hale gelecek.

                      Yapılan açıklamalarda önümüzdeki yıl itibariyle özel sürüş tekniklerinin kullanıldığı araçlar ile Mars'a yolculuğun yapılacağı belirtilirken bu durum çok daha hızlı bir şekilde sonuçların alınmasına ve uzay çalışmalarının yürütülmesini sağlayacak. Bu açıdan yapılan açıklamalar uzay teknolojisi adına oldukça önemsenirken dünya genelinde de yer bulmayı başardı.

                      Yorum yap

                      • #56

                        Nasa insanlık adına, bilim adına, olması gerekenleri yapıyor...Ama bu arada da tüm romantizmi yok ediyor..:şşt:

                        Yorum yap

                        • #57

                          Mars Yarışı Kızışıyor!
                          Mars'a insan gönderme konusunu pek çok farklı ülke büyük bir yarış içerisine girerken son olarak Çin de benzer bir açıklama yaptı.

                          2020 ve 2030 yıllarında Çin tarafından uzaya yönelik çalışamalar yapacağı belirtilirken proje daha fazla ülkenin katılımları ile birlikte çok daha dikkat çekmeye başladı.

                          Uzay araştırmaları konusunda son dönemlerde oldukça farklı çalışmalar gerçekleştirilirken, NASA ve Avrupa/Rusya Uzay ajansları daha önce yaptıkları açıklamalarda Mars’a insan göndereceklerini belirtmişti. Bu iki dev kurum tarafından yapılan açıklamalar dünya genelinde oldukça ilgi gördüğü gibi Çin tarafından yapılan yeni açıklamalar ile birlikte bu alanda ciddi bir rekabetin başladığı da görüldü.

                          Çin De Yarışa Katıldı

                          Mars’a insan göndermek ve bu alanda yeni araştırmalar yapabilmek adına ilk olmayı amaçlayan ülkeler, şimdiden çalışmalarını hızlandırmış durumda. Çin tarafından yapılan açıklamalarda mevcut planlar için detaylar paylaşılırken ilk olarak 2020 yılında bölgeye robot gönderilecek. Yapılacak araştırmalar ve çevre analizleri sonrasında ise ilk defa 2030 yılında Marsa insan gönderilecek.

                          Mars’a yönelik yapılacak bu çalışmalar kuşkusuz Kızıl Gezegen hakkında daha fazla bilgi almamızı sağlayacak. Avrupa Birliği üyeleri ve Rusya gibi ülkeler tarafından gerçekleştirilecek çalışmaların başarıya ulaşması halinde Mars ve uzaydaki yaşam konusunda da önemli ipuçları elde edilebilir. Bu bakımdan dünya genelinde yakından takip edilen çalışmaların başarıya ulaşması dünyada yeni bir dönem başlatabilir.

                          Yorum yap

                          • #58

                            Güneş sistemimizde yine önemli bir fenomen daha yaşandı. NASA, şimdi bu fenomeni araştırmaya başladı.
                            Güneş sistemimizde çok az şey, tamamen demir ve nikelden meydana gelen meteor kuşağı kadar ilginç. NASA, tam da bu nedenle gizemi aydınlatabilmek için bir araştırma sondası yollamaya karar verdi. Söz konusu fenomen, Psyche (Ruh) olarak isimlendiriliyor.



                            Psyche projesinin başındaki NASA yetkilisi Lindy Elkins-Tanton, "İnsanoğlu buzdan ve taştan oluşan gezegenleri ve meteor kuşaklarını gözlemledi. Tarihimizde ilk kez tamamen metalden oluşan bir yapıya şahit olduk. Bu gizemi çözmek zorundayız ve bu gizemi çözmeye kesinlikle niyetliyiz." ifadelerini kullandı.

                            Söz konusu meteor kuşağının, Güneş sistemimizin ilk günlerinde yok olan küçük bir gezegenin çekirdeği olduğu düşünülüyor.

                            Lindy Elkins-Tanton, "Dünya'nın çekirdeğindeki basınç, yüzeydeki basınçtan 3 milyondan fazla. Asla Dünya'nın çekirdeğini inceleyemeyeceğiz. Psyche'ı inceleyerek dünyada yapamadığımızı, uzayda gerçekleştirmiş olacağız." açıklamasında bulunuyor.

                            NASA'nın diğer bir görevi ise Jüpiter'in yakınlarındaki Lucy göktaşı kuşağını incelemek. Lucy ve Psyche fenomenleri hakkında görev, 2021 ve 2023 yılllarında başlayacak.

                            Yorum yap

                            • #59

                              Ay’da kurulacak bir koloninin derin uzay keşfi için bir devrim yaratacağı ve 2022 yılında Ay’daki ilk koloninin kurulabileceği belirtiliyor.
                              New Space adlı bilim dergisinde yayınlanan bazı makaleler aracılığıyla, 2022 yılında 10 milyar dolar maliyetle (ki bu ABD’nin bir uçak gemisinin maliyetinden daha az) Ay’da bir koloni kurmanın mümkün olduğu açıklandı.
                              NASA astrobiyolojisti Chris McKay, Popular Science’ta yayınlanan makalesinde sürücüsüz araçlar ve atık geri dönüşüm tuvaletleri gibi bugünün teknolojilerinin uzayda inanılmaz derecede faydalı olacağını ve bunların bir ay üssü yapmanın maliyetini aşağı çekerek bunu yapılması daha mümkün hale getireceğini ifade etti. Üstelik üç boyutlu olarak basılmış binaların ve materyallerin kullanımı, SpaceX roketlerini kullanan uzay feribotu ve Bigelow Aerospace’in şişirilebilir yaşam alanlarında yapılan modifikasyonlar gibi çeşitli teknolojilerin birleşimi, süreci daha modern hale getirecek ve süreç, hükümetin bir sonuca varamayan ve pahalı programlarından daha verimli olacak. Ancak yine de tüm bunlar, spekülatif teoriler.

                              Bigelow Aerospace'in Yaşam Alanı
                              NASA’daki bilim insanlarına göre, derin uzay keşfi için ay, harika bir başlangıç noktası. Bu nedenle Ay’daki bir koloni, Mars’taki keşifler için daha iyi bir fırsat sunabilir. İşte Ay’da bir koloni kurulmak istemesinin nedeni bu. NASA’nın bunu yapmak için önündeki tek engel, kısıtlı bütçesi.
                              Chris McKay, New Space Journal dergisinde yayınlanan bir makalesinde, ayın kuzey kutup kraterlerinin dış kenarında bir istasyonun nasıl inşa edilebileceğine değiniyor. Bu bölge, tüm yıl boyunca güneş ışığı alıyor ve bu da güneş enerjisiyle çalışan ekipmanlar için gerekli enerjinin sağlanabileceği anlamına geliyor. Böyle bir bölge, değerli taşlar için kazı yapabilecek, su toplayabilecek, oksijen ve yaşam desteği için kullanılabilecek, hatta roket yakıtı üretebilecek otonom robotlara güç sağlamak için de yarar sağlayacaktır.

                              Yorum yap

                              • #60

                                NASA, galaksilerin merkezinde yer alan iki süper kütleli kara delik keşfetti.
                                Kara delikleri tespit etmek zordur. Çoğu zaman tozlar nedeniyle anlaşılması zor bir hale gelirler ve bu da astronomların onların boyutlarını belirlemesini zorlaştırır. Bir toz bulutunun içine bakan bir NASA teleskobu, iki tane süper kütleli kara delik buldu.

                                NASA’nın Nükleer Spektroskopik Teleskope Düzeni (Nuclear Spectroscopic Telescope Array), görünür ışıkta göremeyen bir teleskoptur. Bu teleskop, elektromanyetik spektrumun yüksek enerjili x ışını bölgesinde görür. Bu, onun tozu inceleyebilmesini sağlar.

                                İşte bu teleskop, astronomik açıdan Dünya'ya yakın olan IC 3639 ve NGC 1448 galaksilerine bakarken bu galaksilerin merkezinde, iki adet aşırı derecede parlak süper kütleli kara delik farketti. Bu kara delikler, zaten biliniyordu. Ancak görüş açısını kapatan gaz yüzünden boyutları tam olarak ölçülemiyordu. Bu Güneş’e ince bir bulut tabakasının altından bakmak gibi bir şey. Böyle bir durumda Güneş’in ne kadar parlak olduğunu asla anlayamazdık.


                                IC 3639 Galaksisi

                                İngiltere’deki Durham Üniversitesi’nde yüksek lisans öğrencisi olan Ady Annuar, Amerikan Astronomi Derneği’nin Teksas’ta düzenlenen bir toplantısında kara deliklerle ilgili bulguları sundu ve onları şöyle tanımladı: “Onlar, yatağınızın altında saklanan canavarlar gibidirler.”

                                Bu kara delikler, astronomların “aktif galaktik çekirdek” adını verdiği bir sınıflandırmaya aitler. Ayrıca astronomlar, NGC 1448 galaksisinin büyük bir genç yıldız popülasyonuna sahip olduğunu keşfettiler, bu da kara deliğin yıldızları içine çektikçe galaksinin yeni yıldızlar oluşturduğunu gösteriyor.


                                NGC 1448 Galaksisi

                                IC 3639, Dünya’ya 170 milyon ışık yılı uzakta. NGC 1448 ise biraz daha yakında olmakla birlikte, o da Dünya’ya 38 milyon ışık yılı uzakta bulunuyor. Bu yüzden, merkezlerin süper kütleli kara delik barındıran bu iki galaksi de bizim için bir tehdit oluşturmuyor.

                                Yorum yap

                                Hazırlanıyor...
                                X