Ürperten itiraf: 7 kişiyi biz öldürdük

[cımsky]

Türkiye'yi dehşete boğan pompalı seri katiller Ankara'da yakalandı. Türkiye'nin çeşitli illerinde cinayet işledikleri iddia edilen 24 yaşındaki Mehmet K. ve 29 yaşındaki Yiğit B.'nin toplam 7 kişiyi öldürdükleri, 2 kişiyi yaraladıkları belirlendi.


Yetkililerden alınan bilgiye göre, Mehmet K. (24) ve Yiğit B. (29), ilk olarak 20 Ekimde, Bursa-Yalova kara yolunun Ovaakça beldesi yakınlarında, Bahtenur Öztürk'e ait kestane şekeri satış mağazasına müşteri gibi girip, iş yerinde tezgahtarlık yapan Dumlupınar Üniversitesi Meslek Yüksek Okulu Muhasebe Bölümü son sınıf öğrencisi Hüseyin Çalışkan'ı silah zoruyla etkisiz hale getirerek kasadaki paraları almak istedi. Kendilerine direnen Çalışkan'a pompalı tüfekle ateş edip öldüren zanlılar, kasadaki parayı ve Çalışkan'a ait cep telefonunu alarak olay yerinden kaçtı.

Çalışkan'ın üniversiteden mezun olması için 1-2 dersin sınavlarına girmesi gerektiği, okula devam zorunluluğu bulunmadığı için çalışarak ailesine katkıda bulunduğu öğrenildi.

İZMİT VE SAKARYA'DAKİ CİNAYETLER
Zanlılardan Mehmet K.'nın, cinayetten hapse girdiği ve afla çıktığı belirlendi.


Bursa'daki olaydan yaklaşık 5 saat sonra, 21 Ekimde, İzmit'te, D-100 kara yolu üzerindeki bir pişmaniye dükkanına giren zanlılar, iş yeri çalışanı Fatih Kılıç'ı (21) pompalı tüfekle gözünden vurarak öldürdüler.

Aynı gün, Sakarya'nın Hendek ilçesindeki bir akaryakıt istasyonunda iş yeri çalışanı Mehmet Çakır'ı da öldüren zanlılar, benzin istasyonunun karşısındaki arazide hayvan otlatırken olayı gören çoban Dursun Dere'yi fark ettiler. Zanlılar, Dere'yi de ateş ederek yaraladı.

Zanlılardan Mehmet K'nin kullandığı 54 HP 185 otomobil, 22 Ekimde Hatay'da Erzin-Dörtyol kara yolunda yanmış bulundu.

GÖLBAŞI'NDAKİ CİNAYETLER

Zanlılar, dün gece saat 01.00 sıralarında Ankara-Konya yolunun 8. kilometresindeki bir benzin istasyonunda Enver Aycık (27) ile Necati Yücel'i (26), pompalı tüfekle başlarına 6'şar el ateş ederek öldürdü.

Gece benzin istasyonunda 3 kişinin nöbetçi olarak çalıştığı, öldürülen İskenderunlu Aycık'ın benzinlikteki markette çalışan hemşehrisi Nedim Omuzlubozlu'ya bayram ziyaretine geldiği, sabah birlikte İskenderun'a gidecekleri öğrenildi. Omuzlubozlu'nun olay öncesinde marketi arkadaşı Aycık'a devrederek tıraş olmak için istasyondan ayrıldığı, bu sırada benzin istasyonuna gelen zanlıların yaklaşık 500 YTL'yi gasp ettiği, Aycık ile Yücel'i kafalarına pompalı tüfekle yakın mesafeden ateş ederek öldürdükleri belirtildi. Benzinlikte çalışan Recep Aypek'in ise bir odada uyuduğu için olaydan kurtulduğu öğrenildi.

ZANLILAR KIZILCAHAMAM'DA YAKALANDI

Cinayet sonrası olay yerine gelen jandarma ekiplerinin araştırması sonucu, zanlıların ilk olarak Gölbaşı'nda cinayetin işlendiği petrol istasyonunun 200 metre gerisindeki bir başka benzin istasyonuna girdikleri, ancak güvenlik kamerasını fark ederek buradan ayrıldıkları kaydedildi. Kamera kayıtlarından, zanlıların 33 NZ 802 plakalı otomobili kullandıkları tespit edildi.

Jandarma ekipleri, çalışmaları sonucu aracın Kızılcahamam yakınlarında olduğunu belirledi. Güvenlik ekiplerinin kendilerini takip ettiğini anlayan zanlılar, aracı yakarak yaya olarak kaçmaya çalıştı. Ekipler, zanlıları yakaladı.

Zanlıların üst aramasında esrar, uyuşturucu hap, pompalı tüfek, ruhsatsız tabanca, kullandıkları araçlara ait ruhsatlar, gasp ettikleri 865 YTL para ile 3 cep telefonu ele geçirildi.

Gölbaşı İlçe Jandarma Komutanlığında zanlıların sorgusuna Gölbaşı Cumhuriyet Savcısı da katıldı. Zanlılar, Ankara Adli Tıp Kurumundan gelen doktor tarafından sağlık kontrolünden geçirildi.

Zanlıların ifadeleri sonucu, Mersin ve Adana'da da cinayet olaylarına karıştıkları belirlendi.
Zanlıların üst aramasında silah ve uyuşturucu hap ele geçirildi.


İddiaya göre, zanlılar dün Mersin'in Erdemli ilçesine bağlı Tömük beldesindeki Eczacılar Sitesi karşısında büfe işleten Özkan Köse'yi (26), iş yerinde dövdükten sonra bıçaklayarak öldürdüler. Köse'nin 3 bin YTL ve 80 Avrosunun gasp edildiği belirlendi.

Zanlılar, dün akşam saatlerinde de TEM otoyolunun 57. kilometresinde, Pozantı-Çamalan mevkisinde Bekir Ciritçi'yi (40) başından tabancayla vurarak öldürdüler, 33 NZ 802 plakalı otomobilini gasp ettiler.

Bu arada, zanlıların 19 Ekimde Bursa'nın Gemlik ilçesi Balıkpazarı'nda Melih Süren'i yaraladıkları tespit edildi.

Yetkililer, olaylarla ilgili üçüncü kişinin arandığını kaydettiler.

Zanlıların başka olaylara karışıp karışmadıklarının araştırıldığı ve cinayetlerin işlendiği illerden olayları araştıran güvenlik ekiplerinin sorguya katılmak üzere Ankara'ya gelmek için yola çıktıkları öğrenildi.
alıntı

[cımsky]

Seri katillerin 3’ü de psikopat

24 saat içinde Bursa, İzmit ve Sakarya’da 3 kişiyi öldüren seri katillerin kimlikleri belirlendi. Üç caninin de çeşitli suçlardan sabıkalı ve ’psikopat yapıda’ oldukları ortaya çıktı.


BURSA’da kestane şekeri ve İzmit’te pişmaniye satan Hüseyin Çalışkan (19 ile Fatih Kılıç’ı (21), ardından Sakarya’nın Hendek İlçesi’nde bir akaryakıt istasyonu görevlisi Mehmet Çakır’ı (34) tüfekle öldüren 3 zanlının kimlikleri tespit edildi. Seri katillerin üçünün de çeşitli suçlardan sabıkalı ve ’psikopat yapıda’ oldukları bildirildi.

Afla cezaevinden çıkmış

Zanlılardan kimliği açıklanan 24 yaşındaki Mehmet Karahasan’ın, cinayetten hapse girdiği ve afla çıktığı belirlendi. Polis yetkilileri, bazı görgü tanıklarının ifadeleri doğrultusunda yaptığı tespitlerde, 3 kişi oldukları belirlenen seri katillerin olay yerlerine kapısının üzerinde ’Dalgana Bak’ yazan 54 HP 185 plakalı beyaz renkli, Şahin marka otomobille geldiklerini belirledi.

Otomobil yanmış bulundu

Otomobili Adapazarı’ndaki bir kişiden kiralayan katil zanlılarının kimlikleri de polis tarafından tespit edildi. Katillerin yakalanması için polis ve jandarma ekipleri özel ekip oluşturarak zanlıların peşine düştü.

Seri katillerin izine Hatay Dörtyol’da rastlandı. Zanlıların içinde bulunduğu ve Mehmet Karahasan’ın kullandığı otomobil dün Hatay’ın Dörtyol karayolunda yanmış halde bulundu. Mehmet Karahasan’ın bariyerlere çarpması sonucu aracın LPG tüpünün patlamasıyla yangının çıktığı, içindekilerin yara almadan çıkıp kaçtığı sanılıyor.

Sınırlarda önlem

Zanlıların Suriye’ye geçme girişiminde bulunabilecekleri de dikkate alınarak Cilvegözü Sınır Kapısı ve kaçak geçiş noktalarında da önlem alındı.

alıntı hürriyet

[cımsky]

Türkiye'de seri katiller

Geçmiş yıllarda sadece filmlerde görmeye alıştığımız seri katiller artık Türkiye sınırları içinde de işbaşında. İşte Emniyet verilerine göre Türkiye'nin suç tarihine geçmiş seri katiller.


24 ve 29 yaşlarındaki iki katil zanlısı Sakarya, Bursa, İzmit, Mersin ve Ankara'da toplam sekiz kişiyi öldürdüklerini itiraf etti. Ancak Türkiye'de bu bir ilk değil. 11 seri katil bugüne kadar toplam 46 cinayet işledi.

Katillerin kimi cezai ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle akıl hastanesine sevkedildi, kimi koğuşunda öldürüldü, kimi ise af yasasından yararlanıp tahliye oldu. BİR KEZ BAŞLAYINCA ARKASI GELİR
Psikolog Dr. Zümrüt Sevinç, bu tür cinayetle işleyen kişilerin çocuklarında veya gençlik yıllarında çevresel ya da aileden kaynaklanan ağır travmalar olduğunu söyledi. Dr. Sevinç, şöyle dedi: “Örneğin örselenmiş insanlar, sürekli itilmiş, yetersizlik veya beceriksizlikle suçlanmış insanlar. Genellikle suçlu profili böyledir. Bir de eğer madde de kullanılmışsa suçu çok daha kolay işliyor. Ama en önemlisi örselenmiş insan suçu çok kolay işliyor. Hele böyle art arda 7 tane birden. Zaten bir kez başladığı zaman arkası da çok kolay geliyor. Bu suçu isşlerken, insanların canına kastederken suçlu biri önce ailesinden, ya da kendisine kim zarar verdiyse, sonra da toplumdan birikmiş bütün intikamını, kinini böylelikle alıyor. Her işlediği cinayet ya da her kastettiği can onun adrenalini yükseltiyor. En azından birazcık daha rahatlıyor. En önemli özellikler de bu.”

Ruhsal bozukluğu olan bu tür insanlar izin gündeme gelmenin de önemli olduğunu kaydeden Psikolog Dr. Sevinç, “Yani neyle olursa olsun. Bir kez başladıktan sonra arkası gelmiştir. Gündemde de olacaklarını çok iyi bildikleri için. Bir de şunu araştırmak lazım. Acaba planladılar mı bunu, planlanmış bir şey mi bu? O sayının onlar için bir önemi de olabilir. Yani 7 rakamının bir önemi olabilir” dedi.



Seri katillerin hepsi belleklere lakaplarıyla kazındı. 'Çivici katil', 'mobilyacı katili', 'kolici katil', 'Artvin canavarı'...

'Artvin canavarı' lakaplı Adnan Çolak, 1992-1995 yılları arasında yaşları 68 ile 95 arasında değişen 11 kişiyi öldürdü.

Öldürmeden önce de 6 kadına tecavüz etti. Zonguldak'ta yakalandı. 6 ayrı idam ve 40 yıl hapis cezası aldı.

DELİ RAPORU ALDI CİNAYETLERE DEVAM ETTİ

'Tornavidalı katil' ve 'Avcılar sapığı' olarak tanınan Yavuz Yapıcıoğlu, 1993 yılında başladığı seri cinayetlerini 2002 yılı sonuna kadar elini kolunu sallayarak sürdürdü.

Çıkarıldığı ilk duruşmada deli taklidi yapınca, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne sevk edildi.

Türk Ceza Kanunu'nun 46'ncı maddesine göre cezai ehliyetinin bulunmadığına dair deli raporu aldı, ardından toplum içine karışıp yeni cinayetler işledi ve her defasında raporuyla serbest kaldı.

Yapıcıoğlu son cinayetlerini aralık 2002'de Tekirdağ Çorlu ilçesinde işledi. 10 saat içinde 3 kişiyi tornavidayla başına vura vura öldürdü.

Daha önce rapor alan Yapıcıoğlu'na, Adli Tıp Genel Kurulu 2003 yılında "akıllı ve cezai ehliyeti tam" raporu verdi. Cinayetten 28 yıl, yaralamadan 16 yıla mahkum oldu.

Ayhan Kartal, 1985'te 13 yaşındaki bir çocuğu tecavüz edip boğarak öldürdü. Bir yıl hastanede tedavi görüp taburcu edilen Kartal, 1989'ta Şirinyer'de 9 yaşındaki bir başka çocuğa tecavüz edip öldürdü.

Ayhan Kartal, Manisa'da kaldığı hastanede koğuş arkadasları tarafından bıçaklanarak öldürüldü.

Sadece mobilyacıları öldüren Seyit Ahmet Demirci üç kez idam cezasına çarptırıldı. Demirci, af yasasından yararlandı ve özgürlüğüne kavuştu.

KURBANLARINI TANIMADIKLARI İNSANLARDAN SEÇİYORLAR

* Seri katiller konusunda uzman olan FBI'a göre bir katilin seri cinayet işlediğinin kabul edilmesi için şu kriterleri taşıması gerekiyor:

* Gündelik hayatı devam ettirebilen sıradan insanlar (Mesela bir akıl hastasının işlediği cinayetler seri cinayet olarak kabul edilmiyor).

* En az üç cinayeti (Bazı uzmanlara göre beş) aynı yöntem, silah ve benzer törenle işlemiş olması.

* Kurbanlarını çoğunlukla tanımadığı kişiler arasından seçmesi.

* Bir çoğunun çocuklukta kötü muamele ya da tecavüze uğraması.

alıntı hürriyet